SON DAKİKA
Hava Durumu

#Recep Tayyip Erdoğan

Bursada Meydan - Recep Tayyip Erdoğan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Recep Tayyip Erdoğan haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: '30 yıldır Minsk Üçlüsü buraları oyaladı ve adım attırmadılar' Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan: '30 yıldır Minsk Üçlüsü buraları oyaladı ve adım attırmadılar'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Gençlik Sarayı'nda gerçekleştirdikleri baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, yaptığı konuşmada, seçimlerde milletin teveccühüyle galip gelmesinin ardından ilk ziyaretlerini, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve aynı gün Bakü'ye gerçekleştirmenin kendisini ayrıca mutlu ettiğini söyledi. “Türkiye ve Azerbaycan iki kardeş ülke” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "Hangi alanlarda neler yaptığımızı baş başa yaptığımız görüşmede de etraflıca ele aldık. Onu özetledi ve ikili yaptığımız görüşmeden sonra da heyetler arası görüşmenin de özetini gayet güzel bir şekilde sundular. Türkiye ve Azerbaycan iki kardeş ülke. İki devlet, tek millet anlayışıyla bugüne kadar yürüdüğümüz bu yolda, bundan sonra da kararlı bir şekilde yolumuza devam edeceğiz. Burada bir tezimiz var, o da şudur. Özellikle bizim törenimize İlham kardeşimin refikalarıyla birlikte bulunmaları dünyaya, ülkemize bir mesajdır. Bundan dolayı da aynı şekilde ben de refikamla birlikte bu ziyareti gerçekleştirmiş bulunuyorum. Bu ziyaretler aramızdaki duyguların ne denli ileri gittiğinin en güzel ifadesidir. Bunları sadece bugünde mi yaptık? Hayır. Başbakanlığımızdan bu yana cumhurbaşkanlığını devraldığımızdan bu yana bunu sürekli yaşadık, yaşıyoruz. Rabbim ömür verdikçe de yaşamaya devam edeceğiz." Cumhurbaşkanı Erdoğan, Aliyev ile Azerbaycanlılara gösterdikleri misafirperverlik dolayısıyla şahsı ve heyeti adına teşekkür etti. “Atacağımız adımlardan bir tanesi Türkiye-Azerbaycan Üniversitesi çalışmasıdır” Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şu anda attığımız atacağımız adımlardan bir tanesi Türkiye-Azerbaycan Üniversitesi çalışmasıdır. Bu konuyla ilgili YÖK Başkanımız muhatabıyla çalışmalarını bugün de gözden geçirdiler. Yasal bir düzenlemenin gereğini İlham kardeşim ifade ettiler. Bunu da bir an önce gerçekleştirip bu adımı attığımız anda Türkiye-Azerbaycan arasında bir üniversiteyi kurmanın artık geciktiğini aynen yaşadık. Artık bunu başaracağız. Böylece Azeri gençlerimiz Türkiye'ye rahatlıkla gelebilecekleri gibi Türk gençleri de aynı şekilde Azerbaycan'daki üniversitede okuma şansını elde edecekler" ifadelerini kullandı. “Avrupa çok telaşlı” Cumhurbaşkanı Erdoğan, önemli alanlardan bir tanesinin de enerji olduğunu, yıllardır bu alanda TANAP ve TAP'ın çalışmalarına devam ettiğini söyledi. Bu çalışmanın detayları ile ilgili Bakanların aralarında ayrıca görüştüklerine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Bu konuda bundan sonraki süreçte neler yapabiliriz bunun çalışmaları yapıldı. Enerji noktasındaki adımda, Avrupa, özellikle Türkiye üzerinden alacakları bu gaz konusunda da çok telaşlı. Bunun için devamlı ricada bulunmaktalar. Bu konuyla ilgili olarak da biz üzerimize düşeni yapıyoruz, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Bütün bunların yanında savunma sanayisinde atılacak adımlar büyük önem arz ediyor. Savunma sanayisinde atılacak adımlarla birlikte işin savunma sanayi bölümünün yanında bir de eğitimi konusunda da üzerimize düşen görevler var. Bu görevleri bugüne kadar nasıl yaptıysak bundan sonra da yine aynı şekilde yapmaya devam edeceğiz.” “Şuşa Beyannamesi'nin içeriğinde neler varsa devam ettirmeye olan inancımız tamdır” Erdoğan, “Çok çok önemli alanlardan bir tanesi de özellikle şu anda özel sektörümüzün burada attığı adımlardan, tarım, hayvancılık alanlarında, müşterek bir çalışmayı başarıyla yürütüyor bizim firmalarımız. Bunun yanında yine aynı şekilde ulaşımda, ulaştırmada şu anda Türk müteahhit firmaları gerçekten Azerbaycan'da başarılı altyapı, üstyapı çalışmalarını gerçekleştiriyorlar. Bu bizi ayrıca mutlu ediyor. Şuşa Beyannamesi'nin içeriğinde neler varsa, bunları bundan sonraki süreçte başarılı bir şekilde gerçekleştirmeye, devam ettirmeye olan inancımız tamdır. Bunda da taviz yok." “Zengezur Koridoru, Türkiye-Azerbaycan arasındaki ilişkilerin güçlenmesine vesile olacak” Üzerinde hassasiyetle durdukları konunun Zengezur Koridoru olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Zengezur konusunu süratle halletmemiz hâlinde bu bize iki önemli adımı kazandıracak. Gerek kara yolu gerek demir yoluyla atılacak adımla Iğdır-Nahçıvan buralara gidiş konusunda Türkiye'nin Nahçıvan'la olan bağlantıları çok daha güçlü hale gelecek. Ayrıca bu bağlantıların olması Türkiye-Azerbaycan arasındaki ilişkilerin güçlenmesine vesile olacak" diye konuştu. “30 yıldır Minsk Üçlüsü buraları oyaladı, adım attırmadılar” Yolun medeniyet olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: "Eğer yolunuz varsa medenisiniz, yolunuz varsa medeniyeti yakalamışsınız. Eğer yol yoksa hiçbir şey yok. Şu anda Azerbaycan'ın da özellikle bu savaşlardan sonra hassasiyetle üzerinde durduğu en önemli konu altyapı noktasında yollardır. Bundan önceki gelişimde de gördüm, bütün tüneller, viyadükler Azerbaycan'ın Karabağ Savaşları'ndan sonra nasıl geliştiğini, gelişmekte olduğunu en güzel şekilde ortaya koyuyor. Bunları bizzat gördükçe de iftihar ediyoruz. 20 sene önceki Bakü'yü düşünüyorum ve şu anda da Karabağ'ı düşünüyorum. Bütün bunlarla süratle 30 yıldır bu Minsk Üçlüsü nasıl buraları oyaladı, bunu da görmenin talihsizliğini yaşıyoruz. Çok oyaladılar, adım attırmadılar. İşte kendi göbeğinizi kendiniz keserseniz adımı atarsınız ve bunu başardılar. Sağ olsun İlham kardeşim milletçe bunu başardı ve şimdi de bu yere gelindi. Bütün mesele demek ki, kararlı olduğunuz, inançlı olduğunuz zaman neticeyi alırsınız. Azerbaycan da bu neticeyi aldı. Şimdi, önümüzde atılacak bazı adımlar var. İnşallah, bu adımları da başarıyla attıkça Azerbaycan şu andaki mevcut nüfusuyla daha da ileri gidecek. Benim nüfustaki planım, programım en az 3 diyordum ama Azerbaycan'da bunun en az 5 olması lazım." “Türkiye-Azerbaycan kardeşliğini çok farklı yerlere taşıyacağız" Azerbaycan'ın nüfusunu sorduğu Aliyev'den, "11'e (milyon) çatmıyor. 10'un üstündedir ama inşallah yakın zamanda 11'e çatacak" cevabını alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Bunu başarmak lazım. Bunu başardığımız anda Azerbaycan çok daha güçlü olacak. Çünkü nüfus, o ülkenin gücüdür, o ülkenin geleceğe yönelik paradigmalarını o değiştirir. Türkiye-Azerbaycan kardeşliği, iki devlet tek millet anlayışıyla geleceğe yürüyeceğiz. Aramızdaki tercihli ticaret anlaşmasından tutunuz, diğer bütün alanlarda atacağımız adımlarla inşallah Türkiye-Azerbaycan kardeşliğini çok farklı yerlere taşıyacağız." Türk heyette Sinan Oğan da yer aldı Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Bakü ziyaretinde, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, MİT Başkanı İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç ile AK Parti Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım ve Sinan Oğan da eşlik etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Vatandaşlarımız toplam 9 gün bayram tatili yapma imkanı bulacaktır' Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Vatandaşlarımız toplam 9 gün bayram tatili yapma imkanı bulacaktır'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni kabinesiyle ilk toplantısını Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yaptı. 4 saat 10 dakika süren toplantının ardından Erdoğan, önemli mesajlar verdi. "Türkiye, Türkiye'den daha büyüktür gerçeğine şahitlik ettik" Seçim sürecinin suhuletle tamamlandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşların rekor bir katılımla iradesine ve geleceğine sahip çıktığını söyledi. Erdoğan, "Gerek Meclis'te gerekse Cumhurbaşkanı seçiminde elde ettiğimiz tarihi başarıyla son 21 yıldaki 17'nci seçim zaferimize imza atmış olduk. 2014 yılından beri şanla, şerefle yürüttüğümüz Cumhurbaşkanlığı görevini yine 5 sene daha sürdürme imkanına kavuştuk. Yine büyük bir demokrasi zaferiyle bizleri buluşturan, iki bayram arasında milletimize iki demokrasi bayramı yaşatan Rabbimize hamdediyoruz. Her iki seçimde de tercihini sandığa demokratik yollarla yansıtan tüm vatandaşlarımı tebrik ediyorum" dedi. Türk demokrasisinin dünyada referans alınan, gıptayla takip edilen bir konuma yükseldiğini belirten Erdoğan, "İnsanımıza müteşekkiriz. Şahsımıza olan teveccühlerini her iki seçimde de çok güçlü bir şekilde gösteren yaklaşık 28 milyon kardeşime ayrıca şükranlarımı sunuyorum. Türkiye, Türkiye'den daha büyüktür gerçeğine yeniden şahitlik etmemize vesile olan dünyanın dört bir yanındaki dost ve kardeşlerimize de şahsım, ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum. Bu süreçte Türkiye'nin sadece yakın çevresinde değil, Afrika'dan Asya'ya, Latin Amerika'dan Balkanlar'a, Ortadoğu'dan Türk ve İslam alemine kadar yüzlerce ülkede umudun, direnişin, şefkatin, merhametin, müstevlilerin karşısında dik bir duruşun adı olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır" değerlendirmesini yaptı. "Asıl mesele siyasi rekabetin husumete dönüşmemesi" "Bu seçimlerde bizimle ve ittifakımızla birlikte tüm Türkiye kazanmıştır" diyen Erdoğan, şöyle konuştu: "Siyasi tercihi ne olursa olsun 85 milyonun her bir ferdi kazanmıştır. ‘Dünya 5'ten büyüktür' çağrımızın yüreklerine inşirah düşürdüğü yüz milyonlarca mazlum ve mağdur kazanmıştır. Her seçim döneminde ellerini ovuşturan kriz heveslileri dışında, bin yıllık kardeşliğimizi dinamitlemek isteyen fitne tüccarları dışında, elinde binlerce insanımızın kanı olan terör baronları dışında, velhasıl birliğimize, dirliğimize, asırlık hedeflerimize ve hayallerimize kasteden odaklar dışında seçimlerin kaybedeni yoktur. Seçimler gelir geçer, bunlar demokrasinin olmazsa olmazlarıdır. Asıl mesele milletimizin, devletimizin, ülkemizin birliği, bütünlüğü, refahı ve geleceğidir. Asıl mesele ülkemizde biraz çekişmeli geçen siyasi rekabetin, siyasi husumete dönüşmesine fırsat verilmemesidir. Seçimler bunu sağladığı, buna vesile olduğu, bunu güçlendirdiği müddetçe fonksiyonunu ifa ediyor demektir. Sandıklar kapandıktan sonra eğer önümüze bakabiliyorsak Allah'ın izniyle millet olarak bizim bileğimizi kimse bükemez." "Biz hep birlikte Türkiye'yiz" Birlik ve beraberlik mesajları veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son 21 yılda bunu 17 kez başardık. Mücadele ettik, yarıştık, neticede sandıktan çıkan iradeye teslim olduk. Nerede kalmıştık diyerek her seçimden sonra işimize gücümüze geri döndük. Tüm vatandaşlarıma son seçimlere bu zaviyeden bakmalarını istirham ediyorum. Unutmayın biz hep birlikte Türkiye'yiz. Biz yurt dışındaki kardeşlerimizle birlikte 100 milyonluk büyük bir aileyiz. Biz asırlardır nice badireler atlatmış, acıları bal eylemiş, istiklal ve istikbal uğruna canımızdan aziz bildiklerini feda etmiş bir milletiz. İnşallah Türkiye Yüzyılı'nı da omuz omuza, gönül gönüle vererek hep beraber inşa edeceğiz. Cumhurbaşkanlığı Külliyemizde yurt içinden ve yurt dışından 5 bini aşkın misafirimizin iştirakiyle göreve başlama törenimizi yaptık. Törenimizi çok daha büyük katılımla açık alanda gerçekleştirmeyi arzu ediyorduk. Ancak hava şartları nedeniyle bundan sarfınazar etmek mecburiyetinde kaldık. Törenimize yurt dışından katılım düzeyinin ve sayısının fevkalade yüksek olması ülkemiz adına bizleri hem gururlandırdı hem mütehassis etti. Dünyanın 80'e yakın ülkesinde 20 devlet başkanı, 5 cumhurbaşkanı yardımcısı, 12 meclis başkanı, 14 başbakan, 7 başbakan yardımcısı, 20 bakan ve 6 uluslararası kuruluş temsilcisiyle 7 eski devlet ve hükümet başkanı seviyesinde üst düzey zevatı başkentimizde ağırladık. Yabancı konukların yanı sıra aralarında 11. Cumhurbaşkanı Sayın Gül ile birlikte, meclis başkanlarımızın, bakanlarımızın, milletvekillerimizin, Cumhur İttifakı'nda beraber olduğumuz siyasi partilerin genel başkanlarının, iş, spor, sanat, medya ve bilim camiamızın öncü isimlerini bulunduğu pek çok kıymetli insanımız misafir ettik" dedi. "Manzaranın görmesini bilenler için pek çok anlamı var" Törene katılan misafirlerle akşam yemeğinde hasbihal etme imkanı bulduklarını söyleyen Erdoğan, "Başta gardaşlarım olmak üzere törenimize iştirak eden tüm devlet ve hükümet başkanlarına teşekkür ediyorum. Törenimizde sergilenen birlik ve beraberlik tablosunu ülkemiz bakımından büyük bir kazanç olarak görüyorum. Türkiye'nin tüm güzelliklerini, sosyal dokusunun bütün renklerini, o gün orada hep beraber müşahede ettik. Zenginliğimiz olan bu farklılıkların korunması Türkiye'nin aydınlık yarınları açısından olmazsa olmaz şartlardandır. Dünyanın dört bir köşesinden gelen yabancı misafirlerimizin iştirakinin ise büyük ve güçlü Türkiye'nin yeni bir tezahürü olduğuna inanıyorum. Adeta BM Genel Kurulu'nu andıran o manzaranın görmesini bilenler için pek çok anlamı vardır. Hükümetlerimiz döneminde ülkemizin yumuşak gücünün ve etki alanının ulaştığı yerler de böylece ortaya çıkmıştır. Siyaset gibi diplomasiyi de eski dar kalıplarla okuyanların, Türk dış politikasıyla ilgili iddialarının temelsiz olduğu anlaşılmıştır. Türkiye'nin Türkiye'den büyük olduğuna bir kez daha şahitlik ettik. Siyasi görüş fark etmeksizin 85 milyonun tamamının bundan onur ve gurur duymasını temenni ediyoruz. Buradaki mesajların muhalefet tarafından da iyi değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Muhalefetin hatalarından ders alarak vatanımızın bekası, milletimizin istikbaline dair konularda artık daha hassas davranmasını, daha Türkiye eksenli bir yaklaşım benimsemelerini ümit ediyoruz" açıklamasını yaptı. "Türkiye'nin tamamını kucaklamaya devam edeceğiz" Cumhurbaşkanı Erdoğan, kapsayıcı bir yönetim anlayışını benimsediklerini belirterek, "Cumhur İttifakı olarak yaptığımız Türkiye ortak paydasında buluşma davetimize toplumumuzun tüm kesimlerinden müspet cevap bekliyoruz. Biz sonuçtan bağımsız olarak 85 milyon vatandaşıyla birlikte Türkiye'nin tamamını kucaklamaya devam edeceğiz. Nasıl bugüne kadar hiçbir ayrım yapmadan, kimseyi ötekileştirmeden, hiç kimseyi dışlamadan hizmet etmişsek, inşallah bundan sonra da adaletten sapmayacak kuşatıcı bir tavırla Türkiye için çalışmaya devam edeceğiz. Her yeni başlangıç, yeni bir umut, yeni bir heyecan, yepyeni bir atılım demektir. Biz de törenimizin akşamında yeni kabinemizi açıklamak suretiyle Türkiye Yüzyılı'nın inşası için Bismillah diyerek hep birlikte yola revan olduk. Bizim anlayışımızda kesinti veya kopukluk değil, devamlılık esastır. Maziden atiye kurduğumuz köprünün belirleyici unsuru muhafazakar devrimciliktir. Bir taraftan kendimizi, kadrolarımızı, politikalarımızı yenilerken, diğer taraftan da özümüze hep bağlı kaldık, ruh kökümüzden asla kopmadık. Seçmenlerimizle birlikte iradesini farklı şekilde kullanan insanlarımızın da sesine kulak verdik. Başkaları gibi yankı odalarına özellikle hapsolmak yerine siyaseti milletimiz için, milletimizin içinde ve milletimizle birlikte yaptık. Bulunduğumuz görevlerin hepsini bir bayrak yarışı olarak gördük. Her gelen arkadaşımız selefinin yaptığı hizmetlere yenilerini eklemenin mücadelesini verdi. İnşallah bizler de emaneti hakkı ile taşıyacak, bizden sonrakilere en güzel şekilde teslim edeceğiz. Yeni kabinemizin işinin kolay olmadığını da biliyoruz. Asıl zorluk devralınan mirasın daha da büyütülmesiyle ilgilidir. Türkiye her konuda dünden daha ileriye gitmeye, daha hızlı olmaya ve daha çok çalışmaya mecburdur" ifadelerini kullandı. "Anayasa değişikliği teklifini meclise sunacağız" Anayasa değişikliği teklifinin meclise sunulacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Aile ve Gençlik Bankası'nın kurulmasından, toplumun temel direği olan ailenin sapkın akımlardan korunmasına kadar her türlü adımı atacaklarını kaydetti. Erdoğan, "Bu çerçevede seçimlerden önce gündeme getirdiğimiz anayasa değişikliği teklifimizi Meclis'in takdirine yeniden sunacağız. Karadeniz gazıyla başladığımız, Gabar petrolü ile ileriye taşıdığımız, Akkuyu Nükleer Santrali ile yeni bir boyuta evrilen enerji hamlelerimizi devam ettireceğiz. Sağlıkta şehir hastanelerinin sembolü olduğu sağlık yatırımlarımızı artırarak devam ettireceğiz. Eğitimi son 21 yılda olduğu gibi yine listemizin en başında tutacağız. Eğitim olmadan hiçbir şey olmaz, öncelikle bunu başaracağız. Adalet hizmetlerinin çok hızlı, etkin ve kaliteli şekilde sağlanmasına yönelik reformlarımızı artıracağız. Terör örgütlerine, zehir tacirlerine, her türlü suç çetesine karşı verdiğimiz amansız mücadelemizi kararlılıkla yürüteceğiz. Cudi'de, Gabar'da, Tendürek'te yine biz olacağız, buraları teröristlere asla bırakmayacağız. Sosyal politikalarda engelli, yaşlı, şehit yakınlarına ve gazilerimizin daha güçlü şekilde yanlarında olacağız" değerlendirmesinde bulundu. Gıda güvenliğini ve tarımsal üretimi artıracak farklı projeleri devreye alacaklarını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, savunma sanayi atılımlarına yenilerini ekleyeceklerini aktardı. Sanayi ve teknoloji alanında Türkiye'nin Otomobili gibi katma değeri yüksek inovatif ürün yelpazesini daha da çeşitlendireceklerini dile getiren Erdoğan, ticarette yeni pazarlara açılarak ülkenin rekabet gücünü artırarak ihracatı çok yukarılara taşıyacaklarını söyledi. Erdoğan, "Ulaştırmada ülkemizi yollar, tüneller, hızlı tren hatları havalimanları ile ilmek ilmek dokumayı sürdüreceğiz. Turizmde potansiyelimizi en üst düzeyde harekete geçirirken kültürel alanda yeni bir hamle başaracağız. Aydınlık yarınlarımızın teminatı olarak gördüğümüz gençlerimizi eğitim ve spordan iş hayatına kadar her alanda destekleyeceğiz. Çevre ve şehircilikte millet bahçeleriyle, kentsel dönüşüm projeleriyle Türkiye'nin çehresini değiştirecek adımları atacağız. Perşembe günü bir bölüm millet bahçelerinin açılışını Adıyaman merkezli olarak buradan da katılmak suretiyle bu açılış törenlerini gerçekleştireceğiz. İklim değişikliğiyle mücadele konusunda daha kararlı çalışmalar yürüteceğiz" dedi. Depremin yaralarının sarılmasının bu dönemin ana gündem maddelerinden biri olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "319 bini ilk bir sene içinde olmak üzere toplam 650 bin deprem konutu yaparak depremzedelerimizi yeni yuvalarıyla buluşturacağız. Deprem bölgesindeki şehirlerimizi ekonomik, ticari, sosyal ve kültürel açıdan eskisinden daha canlı hale getireceğiz. Yatırım, üretim, ihracat, istihdam ve büyümeden taviz vermeden Türk ekonomisini daha da büyüteceğiz" diye konuştu. "Enflasyon kaynaklı hayat pahalılığı ve fahiş fiyat sorununu milletimizin gündeminden çıkarmakta kararlıyız" Enflasyon kaynaklı hayat pahalılığı ve fahiş fiyat sorununu da vatandaşların gündeminden çıkarmakta kararlı olduklarını vurgulayan Erdoğan, "Son dönemde açıklanan verileri bu çabamızda elimizi güçlendiren öncü sinyaller olarak değerlendiriyoruz. Hem cumhurbaşkanlığı hem de milletvekilliği seçimlerinin istikrardan yana sonuçlanması ekonomimize olan güveni artırmıştır. Seçim ayı olan mayıs ayında ekonomik güven endeksi 103,7, tüketici güven endeksi 91'e yükseldi. Reel kesim güven endeksi ise 105,1 olarak gerçekleşti. Ekonomik büyümenin öncü göstergelerinden olan imalat sanayi satın alma endeksi de 50'nin üzerine çıkarak 51,5 oldu. Enflasyon oranı mayıs ayında yüzde 40'ın altına gerileyerek yüzde 39,6 olarak gerçekleşti. Enflasyonu nasıl daha önce tek haneli rakamlara indirdiysek yine aynısını başaracağız" dedi. "Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu adım adım hayata geçireceğiz" "Savaştan ve terör örgütlerinin saldırılarından kaçarak ülkemize sığınan kardeşlerimizin güvenli ve onurlu, gönüllü şekilde dualarını da alarak ana vatanlarına dönüşlerini teşvik edeceğiz" diyen Erdoğan, "Ne suretle olursa olsun Türkiye'ye Boraltan Köprüsü faciası gibi 10 yıllar boyu izi silinmeyecek yeni utançlar yaşatmayacağız. Bu meseleyi tarihimize, kültürümüze ve inanç değerlerimize yakışır şekilde çözüme kavuşturacağız. Girişimci insani aktif dış politikamızı sürdürerek küresel ölçekte barış ve istikrarın tesisine katkı sağlayacağız. Uluslararası sistemdeki çarpıklıkların giderilmesi için gayretlerimizi artıracağız. Milletimizle birlikte dünyaya verilmiş güçlü mesaj olan Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu adım adım hayata geçireceğiz. Bizim bu arada atacağımız adımlar çok çok önemli. Seçim döneminin muhasebesini yapmayı da önümüzdeki dönemde atılacak adımları da belirledik. Seçim döneminin muhasebesini MYK ve MKYK arkadaşlarımla ayrıca yapacağım. Onlardan gelecek bilgilerle geleceğe hazırlanmaya devam edeceğim" ifadelerine yer verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ekmeklik buğday ve arpa alım fiyatını açıkladı Toprak Mahsulleri Ofisi'nin alım fiyatlarını ekmeklik buğdayda ton başına 8 bin 250 lira, arpada ise 7 bin lira olarak kararlaştırdıklarını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu fiyatlara ilave olarak bakanlık tarafından çiftçi kayıt sistemine kayıtlı tüm üreticilere buğday için ton başına bin lira, arpa için ton başına 500 liranın hububat üretim primi desteği olarak verileceğini bildirdi. Bu rakamlarla üreticilerin eline ton başına ekmeklik buğdayda 9 bin 250 lira, arpada ise 7 bin 500 lira geçeceğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni hasat döneminin ve açıklanan alım fiyatlarının hayırlı olması temennisinde bulundu. Emeklilerin maaşlarını ve bayram ikramiyelerini Kurban Bayramı öncesinde ödeyeceklerinin müjdesini de paylaşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, asgari ücret tespit komisyonunun da çalışmalarına başlayacağını ifade etti. Kurban Bayramı tatilinin 9 gün olacağını duyuran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son olarak Kurban Bayramı ile ilgili özellikle turizm sektörümüzü hareketlendireceğine inandığım bir müjdeyi paylaşmak istiyorum. Bu sene Kurban Bayramımızı 28 Haziran ile 1 Temmuz arasında idrak edeceğiz. İstişarelerimiz neticesinde 26 Haziran - 27 Haziran günlerini de idari izin kapsamına almayı kararlaştırdık. Hafta sonları ile birlikte vatandaşlarımız toplam 9 gün bayram tatili yapma imkanı bulacaktır. Bu kararımızın da tüm milletimize hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: Sayıştay'ın 161. kuruluş yıl dönümünün devletimiz milletimiz ve başkanlığımız için hayırlı olmasını diliyorum. Böyle anlamlı bir program vesile ile bizleri buluşturan Sayıştay başkanımıza teşekkür ediyorum. Sayıştay'ımız kuruluşundan bu yana devlet organları içinde müstesna bir yere sahiptir. Biz de bu konumunu çıkardığımız kanunlarla daha da güçlendirdik. Kamu kaynağı kullanan her kurumu Sayıştay denetimine aldık. Ülkemizin mali istikrarına katkı vermek üzere gelir giderlerin kontrol altına alınmasında Sayıştay'ın yeri doldurulamaz. 85 milyonun hakkını hukukunu koruyorsunuz. Milletimizin tüm fertlerinin vergisinin denetimini sizler gerçekleştiriyorsunuz. Önemli mesuliyetler üstleniyorsunuz. Bu kuyumcu titizliği ile icra edilmesi gereken bir görevdir. Sayıştay meslek mensuplarının devlete karşı sorumluluklarını en güzel şekilde yerine getirdiğinden şüphe etmiyorum. 29 Ekim'de cumhuriyetin 100. yıl dönümüne kavuşacağız. Tüm farklılıklarımızı bir kenara bırakarak büyük coşku ile kutlayacağız. Cumhuriyetin ilk 100 yılını geride bırakırken yeni ufuklara da yelken açıyoruz. Türkiye Yüzyılı milletimizin asırlık emellerini gerçekleştirip daha büyük hedeflere yürüme azmidir. Bu vizyonu adım adım gerçeğe dönüştüreceği Milletimiz 14 Mayıs'ta bunun ilk adımını attı. 28 Mayıs'ta Türkiye yüzyılını sahiplendiğini ortaya koydu. Türk demokrasisi bu seçimin en büyük kazananı oldu. Geleceğine sahip çıkan milletime teşekkür ediyorum. Her bir kardeşimin sorumluluğunu yüreğimizde taşıyoruz. Mesuliyet duygusu ile hareket ediyoruz. 21 yıldır milletin emanetine nasıl sadakat ile sahip çıktıysak bundan sonra da gölge düşürmeyeceğiz. Müreffeh bir ülke bırakmadan huzura erişmeyeceğiz. Çok partili demokrasiye geçtiğimiz 1950'den beri erkler arası rekabetin yaşanmasıdır. Tarihimize baktığımızda bunun çok sayıda örneğini görüyoruz. Menderes'ten Özal'a kadar hepsi bu acı gerçekle yüzleşti Attıkları adımlar engellendi. Kendini milli irade üstünde görenler hukukun kendilerine verdiği yetkiyi ülkenin önünü açmak için değil statükoyu korumak için kullandı. Türkiye maalesef bu süreçte altın değerinde yıllarını kaybetmiştir. 10 milyarca doları bulan faturalarla karşı karşıya kalmıştır. Türk demokrasisi aynı dönemde yarışa başladığı ülkelerden geriye düşmüştür. Anayasanın kötüye kullanılması nedeniyle aylarca bürokrat atayamadığımız dönemler oldu. 6 şubat depremleri ile ehemmiyetini daha iyi anladığımız kentsel dönüşüm projelerimiz akim bırakıldı. 15 Temmuz'da kanlı darbe teşebbüsüne maruz kaldık. Tüm bu girişimleri hukuk, demokrasi zemininde kalarak bertaraf ettik. Yasama yürütme yargı organları arasındaki fay hatlarını kapatarak eserlere imza attık. Son 21 yılda büyük bir zihniyet devrimi gerçekleştirdik. Kurumların ahenkle çalışılmasını temin ettik. Son 21 yıldaki başarı hikayesinin sırrı budur. Türkiye prangalarından kurtuldukça her alanda ivme yakaladı. Eli kanlı terör örgütleri ile başarılı mücadele böyle verildi. Dünyada yaşanan krizlere rağmen ekonomimiz her yıl ortalama 5 buçuk büyümeyi böyle sağladı. Her alanda başarıdan başarıya böyle koştuk. Yeni sisteminin avantajlarını krizlerde müşade ettik. 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimi sonuçlarından biri de Cumhurbaşkanlığı sisteminin milletten güven oyu almasıdır. Bu seçimler son noktayı koymuştur. Koalisyon dönemlerini bir daha gelmemek üzere rafa kaldırmıştır. Buradan geriye gidişe izin vermeyeceğiz. Sistemin işleyişini daha da iyileştirecek adımları atacağız. Şahlanış dönemine liderlik edecek Kurumsal bir yapıyı inşa edeceğiz. Kazanımlara halel getirmeyeceğiz. Siyasi istikrarsızlık ikliminin yeniden hortlatılmasına müsaade etmeyeceğiz. Türkiye Yüzyılı'nı hayata geçireceğiz. Önümüzdeki dönemde uyum içinde çalışacağız.

Erdoğan: '500 bin civarında mülteciyi Suriye'nin kuzeyindeki briket evlere göndermeye başladık' Haber

Erdoğan: '500 bin civarında mülteciyi Suriye'nin kuzeyindeki briket evlere göndermeye başladık'

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Artık ayyuka çıkan teröristler iş birliğini perdelemek için gençlerimizin keskin zekası yansıtan bir video üzerinde yeni yalanlar uyduran olmadık hakaretler savuran birine benim ülkem teslim edilir mi? Seçim gecesi bizim elimizdeki sonuçların aynısı kendisinde olduğu halde hadi milletimizi bir kenara koydum. Kendi seçmenlerinin gözünün içine baka baka öndeyiz yalanı söyleyen birine bu ülke teslim edilebilir mi? Daha birkaç hafta önce rakip gördüğü bir diğer adayı kaset tehdidi ve kumpasıyla geri çekilmeye zorlayan birine ülke teslim edilir mi? İşte buyurun. Şimdi birçok dezenformasyona rağmen bizimle hareket etmeye karar veren Sayın Sinan Oğan'la birlikte inşallah bu süreçte Allah'ın izniyle pazar akşamı bu zaferi milletçe beraber kutlayacağız” şeklinde konuştu. “Terörle mücadelede bizimle aşık atmaya hiçbirisinin gücü yetmez” “Terörle mücadelede bizimle aşık atmaya hiçbirisinin gücü yetmez” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti: “Cudi'de bu teröristleri ininde yok olmaya sevk eden kim bizdik. Gabar'da şimdi bizdik. Tendürek'te kimdi, bizdik. Besler Deresi'nde kimdi? Bizdik. Bunların böyle bir derdi oldu mu? Olmadı. Şimdi kafayı nereye taktılar? Diyorlar ki mültecileri gelir gelmez, biz hemen dışarı göndereceğiz. Arkadaşlar biz bir Almanya'yı, bir Fransa'yı, bir Amerika'yı görmezden gelemeyiz. Onlar nasıl ki bu mültecilerle ilgili adımlarını belli bir program içerisinde yapıyorlarsa biz aynı şekilde belli bir program içerisinde yapıyoruz. Ve şu an itibariyle 500 bin civarında mülteciyi Suriye'nin kuzeyindeki briket evlere göndermeye başladık. Bir diğer adımı atıyoruz. O da Katar'la müşterek attığımız adım 1 milyon mülteciyi inşallah iskan edebileceğimiz konutların yapımı da ayrıca devam ediyor. Projeler şu anda hazırlanıyor. Biz ihanet şebekesi değiliz. Biz ensarız ensar ve muhacirlere de o şekilde yaklaşıyoruz. Bay bay Kemal partindeki hırsızlık, yolsuzluk, taciz, tecavüz olaylarının üstünü kapatan birine, tüm fertleriyle milletin değerlerini koruması için bunlara ülke teslim edilir mi? Daha önemlisi kardeşlerim Diyarbakır annelerini bir gün olsun ziyaret etmeyen böyle birisine Türkiye teslim edilir mi? Kim bunlar? Evlatları dağa kaçırılan, Kandil'e kaçırılan ve bu evlatlara taciz, tecavüz, her türlü ahlaksızlığın yapıldığı böyle bir yapıdır. O gözü yaşlı annelere bir gün olsun ziyaret dahi etmeyen bu Bay bay Kemal şimdi de kalkmış insanlık dersi veriyor.” “Savunma sanayine bile saldırdılar, yatırımlarımıza saldırdılar, iş durdurma yoluna gittiler” Hatay'ın Defne ilçesinde AK Parti'ye az oy çıkmasına rağmen desteklerini sürdüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sırf kendisine oy vermediler diye depremzedelere her türlü kepazeliği yapanları halen partisinde tutan birine bu ülke teslim edilir mi? Ben Hatay'a dört kez gittim. Defne yüzde 90 bay bay Kemal'e oy verdi. Bize yüzde 8 verdi. Ama biz buna rağmen Defne'ye devlet hastanesini bunlara rağmen yaptık. Şu anda hasta kabulüne başladık. Niye? Az önce de ifade ettiğim gibi halk içinde muteber bir nesne yok, devlet gibi olmaya devlet, cihanda sıhhat gibi. Bize oy versin, vermesin. Biz ona bakmayız. Biz orada insanlar yaşıyor mu? Yaşıyor. Sen kimsin? Bu ülkenin devlet başkanısın. Bu yatırımı yapacaksın ve yaptık. Bizim farkımız bu. Bay bay Kemal aç, susuz bırakabilir ama biz bırakamayız. Güvenliğimizi terör örgütlerine, ekonomimizi tefecilere, dış politikamızı, yeminli düşmanlarımızı havale eden birine bu ülke teslim edilir mi? Tek vaadi, parlamenter, demokrasi sistemine geçirmek olduğu, bunun için de attığı adımı tutturamadı ve kampanyanın yarıdan fazlasında artık bunu unuttu. Çünkü meclis çoğunluğunu da malum kaybetti. Tabii başarılı bir tabii hesap uzmanı. Bu yönlü de unutmamak lazım. Böyle birisine de biz bu ülkeyi teslim edemeyiz. Hepsinden öte çok daha önemlisi gurur kaynağımız olan savunma sanayine bile saldırdılar. Yatırımlarımıza saldırdılar. İş durdurma yoluna gittiler. Kredi noktasındaki kredi kaynaklarımızı tehdit ettiler. Bak eğer siz kredi verirseniz bunları size ödemeyeceğiz diyecek kadar geri gittiler. Ne oldu? Ya bu dünya size kuruş vermez kuruş. Delikli kuruş bile vermez. Londra'nın tefecileri kime para vereceklerini çok iyi bilirler. Ve şimdi sormak lazım. Siz oturduğunuz binanın yönetimini çalıştığınız yerin getir götür işlerini dükkanınızın anahtarını böyle birisine teslim eder misiniz? Hadi CHP'liler kendilerine girdiği her seçimi kaydettiren bu zatın nazını bir sebeple çekiyor diyelim. Milletimizin kalanı niye buna mecbur olsun ki? Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yönetimi önüne 5 Ankara keçisi koysanız inanın kaybedip gelen bir adama burayı teslim eder mi?” “Türkiye bambaşka bir yere doğru, güçlü bir şekilde gidiyor” “Biz bu ülkeyi sokakta bulmadık. Hep birlikte ülkemizin geleceğine sahip çıkmak en başta evlatlarımıza karşı sorumluluğumuzun bir gereğidir” ifadelerinin kullanan Erdoğan, “Bunları söylerken elbette ülkenin ve milletin önüne çözüm bekleyen sıkıntı göz ardı etmiyoruz. Şimdi Karadeniz gazı dedik. Doğalgaz bir ay süreyle ücretsiz dedik. Vermeye başladık mı? Bir yıl boyunca doğal gaz, dedik ki yüzde 25 aynı şekilde faturadan düşülecektir. Düşünmeye başlıyor inşallah. Yaparsa bitmedi. Bir adım daha var. Nedir o? Gabar Gabar. Yani bu terör örgütlerinin doğalgaz petrol çıkarmadıkları o Gabar'dan biz petrolü bulduk mu? Şimdi oradan gelecek kaynakla da yeni bir adım atıyoruz. Bu aile ve bu noktada gençlikle ilgili bankayı kuracağız. Aile ve gençlik bankasıyla inşallah bu kaynakları buralarda değerlendireceğiz. Kira ve gıda yardımı konusunda da inşallah en büyük desteği bu kadar vereceğiz. Hiç endişeniz olmasın. Türkiye bambaşka bir yere doğru, güçlü bir şekilde gidiyor. Ve bu gücümüzü de işte bu kaynaklardan alıyoruz. Londra'nın tefecilerinden değil. Emin olun bunların çözümü bizde. Ülkenin imkanları çoğaldıkça bunları milletimizin emrine veriyoruz. Karadeniz'in doğalgazı bunun içinde Gabar petrolü bunun içinde. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat yoluyla ülkemizi büyüterek bunu yapıyoruz. Savunma sanayinde aynı şekilde. Teknolojide geldiğimiz seviyenin en güzel ifadesi olan savunma sanayi ürünlerimizin en büyük gelir kaynaklarından biri olduğunu hatırlatmak isterim. İşte İHA, SİHA, Akıncı tüm bunların yanında Kızıl Elma ve TCG Anadolu uçak gemimiz. İnşallah geliyoruz ve geldiğimizde de TCG Anadolu'nun bir üst segmentini de yapacağız ve bütün bunlarla ANKA Türkiye'nin en önemli yine hava savunma değil, savaş uçaklarımızdan bir tanesi” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: '28 Mayıs'ta bizim rakibimiz CHP Genel Başkanı değildir, rehavettir, boş vermektir' Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan: '28 Mayıs'ta bizim rakibimiz CHP Genel Başkanı değildir, rehavettir, boş vermektir'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,” Milletimiz iktidara giden yolu, milli irade yerine Kandil'de ve Pensilvanya'da arayanlara kırmızı kart göstermiştir” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Keçiören'de gerçekleşen STK ve Muhtarlar Buluşması'nda konuştu. “Pazar günü Bay Bay Kemal'e gereken dersi vereceğinize inanıyorum” Keçiörenlilere 14 Mayıs'ta kendisine ve Cumhur İttifakı'na verdiği destek için teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan,” Keçirören'in Pazar gününe aynı dik duruşuyla hazırlandığını görüyorum. Gençlere seslenen Erdoğan tüm muhataplarınıza el ele kol kola yürümeye var mısınız. Gümbür gümbür pazara var mıyız. Pazar günü Bay Bay Kemal'e gereken dersi vereceğinize inanıyorum. 14 Mayıs'ta Keçiören'in şahsıma ve Cumhur İttifakı'na muhabbetini ortaya koydunuz yüzde 52 buçuk oy oranıyla bize destek veren Keçiörenli kardeşlerime teşekkür ediyorum” dedi. Dün Malatya'da vatandaşlarla bir araya geldiğini hatırlatan Erdoğan, 50 bin kişiye hitap ettiğini söyledi. Bu toplantıyı yağmur olduğu için kapalı salonda yapmak zorunda kaldıklarını ifade eden Erdoğan,” Açık alanda yapmış olsaydık en az 50 bin 60 bin toplanırdık. Şimdi bunu sandıklarda toplayacağız. Malatya'dan Sivas'a geçtim. Sivas'ta 100 bin. Yiğidolar coştu, caddelere doldu. Bu defa diyorum ki Pazar günü Ankara birinci bölgesi, ikinci bölgesi ile sandıklara dolacak. Hesapları alt üst edecek” açıklamasını yaptı. “Parlamentoda ekseriyetin 323 milletvekili ile Cumhur İttifakına verilmesi hem güven hem irade beyanıdır” Keçiörenlilerin yüzde 53'ü aşan oy oranıyla mecliste Cumhur İttifakı dediğini söyleyen Erdoğan, “Bay Bay Kemal'in bütün hesabını alt üst ettiniz. Parlamentoda ekseriyetin 323 milletvekili ile Cumhur İttifakına verilmesi hem güven hem irade beyanıdır. Şu anda 323 milletvekili ile Cumhur İttifakı parlamentoda zemin oluşturdu. Yasama organı olarak Cumhur İttifakı'nda biz varız. Milletimiz güçlendirilmiş parlamenter sistemi ayakları altına aldı. Cumhur İttifakı ile yola devam dedi. Milletimiz 3 ayda 5 ayda 8 ayda bir hükümetlerin değiştiği eski Türkiye günlerine geri dönme tekliflerini reddetti. Hale bak ya koltuk paylaşımı yapıyorlar. Toplamı bir puan eden malum partiler hesap uzmanı ya Bay Bay Kemal. Ondan yaklaşık 40 milletvekili aldılar. Bir puanla. Bu nasıl da bir hesap uzmanıymış. Bununla CHP ayakta kalabilir mi” açıklamasını yaptı. Türkiye Yüzyılı'nı kendilerine destek verenlerle birlikte kuracaklarını ifade eden Erdoğan,”Keçirenden tüm Türkiye'ye sesleniyorum Pazar günü Erdoğan evladınıza sahip çıktığınız anda 323 Cumhur İttifakının parlamento milletvekilleriyle önümüz apaçık. 21 yılı inşallah farklı şekilde devam ettirecek, farklı şekilde Türkiye'nin geleceğini kuracağız. Türkiye Yüzyılı'nı sizlerle beraber kuracağız. Milletimiz iktidara giden yolu, milli irade yerine Kandil'de ve Pensilvanya'da arayanlara kırmızı kart göstermiştir. Bunlar talimatı Kandil'den alıyor. Kandil'in sokaktaki eşkıyalarından teröristlerden alıyorlar. Biz Allah'tan , milletimizden alıyoruz. Farkımız bu. Bugüne kadar böyle geldik, bunda sonra da böyle geleceğiz. Gençlerimiz ekonomisini Londra'daki tefecilere IMF komiserlerine teslim etmek isteyenlere hadi oradan demiştir . Senin her yerin hesap uzmanı olsa, yanındakiler hesap uzmanı olsa ne yazar. Biz sizin bildiğiniz hesapları unuttuk” dedi. “Bay Bay Kemal ve avenesinin yaptığı oyunlara bakmayın” Türkiye'nin IMF ile olan bütün bağlarını 2013 yılında kopardığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan,”Bunlar IMF komiserleri ile yaptıkları görüşmelerde bize tavsiyelerde bulundular. IMF'den borç alın dediler. Biz IMF ile ilişkimizi 2013 ‘te kestik 23 buçuk milyar dolar borcu sıfırladık. O zaman Merkez Bankamız rezervi 27 buçuk milyar dolardı. Başbakanlığım döneminde bir ara 135 milyar dolara rezervi çıkardık. Yine inşallah bu rezervi yakalayacağız. Bizim sıkıntımız yok. Aynı kararlılıkla yola devam edeceğiz. Siz bu spekülatörlerin yaptığı oyunlara bakmayın. Bay Bay Kemal ve avenesinin yaptığı oyunlara bakmayın” değerlendirmesinde bulundu. “Milletimiz dergi kapakları üzerinden kendine parmak sallayan güçlere teslim olmayacağını defalarca ilan etmiştir” “Bunların hepsi gelip geçici oyunlardır. Milletimiz dergi kapakları üzerinden kendine parmak sallayan güçlere teslim olmayacağını defalarca ilan etmiştir”diyen Erdoğan,” 14 Mayıs'ta istikrar sürsün Türkiye büyüsün diyen tüm vatandaşlarıma ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Meclis'teki bu tabloyu daha da güçlendirerek 28 Mayıs'a taşımanızı istiyorum. Parlamento için gösterdiğiniz iradeyi ikinci turda da Cumhurbaşkanlığında da sergilememiz lazım. Yasama ile yürütmenin uyum içinde çalışması, hizmetlerde bir aksaklık yaşanmaması için çok önemli” diye konuştu. “Vesayet güçlerinin milletin iradesini gasp etmesine yol vermedik” Türkiye'nin eskiden devlet organları arasındaki çatışmalardan çok çektiğini söyleyen Erdoğan, Başbakanın önüne fırlatılan anayasa kitapçığının ülkeye milyarlarca lira maliyeti olduğunu belirtti. Erdoğan,” İstikrarsızlığın bedelini sadece siyaset kurumu değil tüm Türkiye ödedi. Gencimiz iş bulamadı, turizmcimiz turist yolu gözledi. Bir avuç elit dışında sanayicisiyle, çiftçisiyle, memuruyla, ev hanımıyla milletimizin tüm fertleri sıkıntı çekti. Son 21 yılda tesis ettiğimiz güven iklimi ile tersine çevirdik bunu. Vesayet güçlerinin milletin iradesini gasp etmesine yol vermedik. Yasama, yürütme, yargı arasında güç çekişmesinin yaşanmasına müsaade etmedik. Her organın kendi yetki alanı içinde kalmasını sağlayarak ülkemizin siyasi istikrarsızlığa sürüklenmesine engel olduk. Bunu milletimizin yardımıyla başardık” değerlendirmesinde bulundu. Erdoğan,”Siz bize sahip çıktınız biz de sizin hakkınızı hukukunuzu koruduk. Siz bize destek verdiniz biz de her yerde diklenmeden dik durduk. Bundan sonra bu şekilde yolumuza devam edeceğiz” dedi. Yasama, yürütme ve yargının eş güdüm içinde, uyum içinde çalışarak millete hizmet etmesini temin edeceklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan,” Bunu Keçiörenli kardeşlerimizin desteği ile yapacağız. Önümüzde sayılı günler var. 4 gün sonra yine seçim var. Pazar günü oy verme dışında hiçbir plan yapmayacağız. Oyumuzu kullanacak, irademizi göstereceğiz. Bizimle beraber eşimizin, dostumuzun, muhakkak sandığa gitmesini sağlayacağız. Rehavete kapılmak, zafer sarhoşluğuna girmek yok. Olmazsa olmaz sandık, sandıkta da Allah'ın izni ile zafere yürüyeceğiz. Unutmayın 28 Mayıs'ta bizim rakibimiz asla CHP Genel Başkanı değildir. Bizim en büyük rakibimiz rehavettir, boş vermektir, nasıl olsa öndeyiz kazanırız duygusuna kendimizi kaptırmaktır. Zafer sarhoşluğu zehrinin yayılmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz. Keçirörenli komşularımdan bu sefer rekor beklediğimin altını çizerek ifade etmek istiyorum. Sizlere güveniyorum, inanıyorum. Beni mahcup etmeyeceğinizi iyi biliyorum” açıklamasını yaptı. “Muhalefetin gerilim siyasetine rağmen hiçbir insanımızın burnu kanamadı” Gerek Ankara, gerek Türkiye olarak 14 Mayıs günü demokrasi adına çok başarılı bir sınav verildiğini aktaran Erdoğan bütün provokasyonlara rağmen milletin sandığa akın ettiğini söyledi. Erdoğan,”Muhalefetin gerilim siyasetine rağmen hiçbir insanımızın burnu kanamadı. Haysiyet cellatlarına rağmen millet tercihini sandığa özgürce yansıttı. Tüm siyasi partilerden vatandaşlarımız olgunluk, suhulet içinde, huzur ve barış içinde oylarını kullandı, kararlarını beyan etti. Yıllarca bize demokrasi nutukları atan Avrupa ülkelerini bile kıskandıran rekor bir oyla Türk Milleti iradesini ortaya koydu. 14 Mayıs'ta sadece Türk demokrasisinin gücünü görmedik aynı zamanda pek çok algı balonunun patlamasına da şahitlik ettik. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ne açıklamalar yaptı. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı birlikte ne açıklamalar yaptılar. Bunların tamamını Pazar günü sandığa gömmeye hazır mıyız? Bütün bunlar ne dediler, Türkiye'ye atılan diktatörlük iddialarıyla yol yürümek istediler. Kendi ülkelerinde seçmenin yarısını bile sandığa götürmeyenlerin karalama kampanyalarında Türkiye yüzde 90,'a seçmen olarak oyunu kullandı. Bizlerle ilgili uluslararası basında yapılan sinsi, psikolojik harekatlar vardı. Muhalefetin meydan meydan tekrarladığı yalan ve bühtanlar vardı. Bay Bay Kemal'in yalandan başka sermayesi yok ki. CHP genel Başkanı ve şürekâsının körüklediği korku siyaseti vardı. 14 Mayıs'ta sandıkta tecelli eden iradeyle tüm bunları çöpe attık” dedi. “Diktatörlük söylemlerinin tamamen safsatadan ibaret olduğunu gösterdik” diyen Erdoğan,” Diktatör ikinci tura kalır mı. Diktatör işini ilk turda bitirir. Dünyada bunun örnekleri çok. Biz diktatörlüğe değil, milletimizin gönlünü kazanmaya hasretiz. Milletimize dergi kapaklarından ayar verilmeyeceğini tüm dünyaya gösterdik. Türk milletinin iradesine zincir vurulamayacağını gösterdik. Yalan, korku, iftira siyasetiyle seçim kazanılamayacağını gösterdik. Bölücüler ve FETÖ'cülerle yol yürünmemesi gerektiği gösterdik. Bunlarla beraber Türk demokrasisinin gücünü ve milletimizin basiret seviyesini , ferasetini dost düşman herkese gösterdik. Sandıkları bayram yerine çeviren siz kardeşlerimi tebrik ediyorum. O gece sizlerin bu duruşunu hazmedemeyenler de çıktı. O gece demokrasimiz adına yaşamak istemeyeceğimiz yalanlara şahit olduk. Sandıkların 10'da birini açmadan CHP genel Başkanını Cumhurbaşkanı ilan ettiler. Geride olduklarını bal gibi bildikleri halde öndeyiz, kazanıyoruz diyerek seçmenlerini kandırmaya çalıştılar. Gece boyunca hiç ara vermeden bu yalan furyasını inatla sürdürdüler” diye konuştu. Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü; “Şimdi çıkmışlar utanmadan, arlanmadan kandırdıysak CHP'lileri kandırdık bundan size ne diyorlar. Hatalarını kabul etmek, milletimizden ve CHP'li vatandaşlarımızdan özür dilemek yerine çamura yatarak paçayı kurtarmaya çalışıyorlar. Çok açık ve net söylüyorum. Bize oy vermese de biz CHP'li vatandaşlarımıza böyle davranılmasını, böyle hakaret edilmesini, böyle aşağılanmasını kabul etmiyoruz. Her seçim öncesinde CHP'li seçmene istemedikleri adayın bizzat genel başkanları tarafından tıpış tıpış oy vereceksiniz diyerek dayatılmasını sindiremiyoruz. Koltuklarını kaybetmek istemeyen siyasetçilerin her ne sebeple olursa olsun milletimize yönelik kibirli dil kullanması asla hoş görülemez. Böyle siyaset olmaz, böyle siyaset yapılmaz. Gazi2nin hürmetine hala CHP'ye oy veren vatandaşlarımızın bu dayatmalardan rahatsız olduğuna inanıyorum. Bu vatandaşlarımızın mevcut CHP yönetiminin bölücüler ve FETÖ'cülerle yaptıkları pazarlıklara da itiraz ettiklerini biliyorum. Kandil'deki PKK elebaşlarının her gün çektikleri videolarla Kılıçdaroğlu'na oy istemesi en çok samimi CHP'lileri rahatsız ediyor.” “CHP'nin başındaki zatın reklam ajansı gibi çalışmaları en bu vatandaşlarımızın başını öne eğiyor” Millet İttifakı'nın mitinglerini eleştiren Erdoğan,” Pensilvanya'daki alçakların CHP'nin başındaki zatın reklam ajansı gibi çalışmaları en bu vatandaşlarımızın başını öne eğiyor. Bay Bay Kemal senin o teröristlerden en farkın var. Onlar dana destek veriyorlar. Kalkıp sizin desteğinize ihtiyacım yok diyebiliyor musun. Oradan gelen destek senin için bal kaymak. Öbürü ne diyor Gazi Mustafa Kemal'e saldırıyor. Ardından it sürüleri, it sürüleri diyor. Bu da HDP'li en ufak bir şey söyleyemiyorsun Bay Bay Kemal. Söyleyemez, kapalı kapılar ardında bunlarla yaptığı görüşmeler ortada. Özetin özeti mahiyetindeki tüm bu rezilliklerle ilgili şimdiye kadar masadan bir itiraz duydunuz mu? İtiraz etmedikleri gibi kana kan , intikam intikam çağrıları altında ortak miting yaptılar. Meydan meydan dolaşıp 6- 8 Ekim olaylarında aralarında kurban eti dağıtan Yasin Börü evladımızı 51 Kürt Kardeşimizi bunlar Diyarbakır'da şehit ettiler mi?. Bu Selo o çağrıyı yapan terörist değil mi? Selo'nun Kavala'nın ne günahı var diyor. Kavala gezi olaylarının mimarı. Selo'da 51 Kürt kardeşimin ölümüne neden olan kişi. Çıkaracağım, onun içeride oluşu beni rahatsız ediyor diyor. Ben vatansever, milletsever kardeşlerime inanıyorum bunlara gereken dersi sandıkta verecektir. PKK'nın kurulduğu köye gidip buralara bahar gelecek diye video çektiler. Zafer işaretleri ile milleti selamladılar. 14 Mayıs'ta milletten tokadı yiyene kadar Kandil'den gelen destek acıkmalarını alkışlarla karşıladılar. Şimdi bize ahlak dersi, Cumhur İttifakına da milliyetçilik dersi vermeye kalkıyor. Sevsinler seni Bay Bay Kemal, sen ne zaman Milliyetçi oldun ya. Bunlar böyle akşam başka, sabah başka, bunlarda her numara var. Pazar günü bunlara inşallah sandıkları siyaset mezarı yapalım. 14 Mayıs'tan sonra bunların keşfettiği vatanperverliği de herhalde severiz” dedi. “Bunların her işleri gibi vatanperverlikleri de milliyetçilikleri de maske” diyen Erdoğan,” Benim milletim bunu yutmaz. Doğu'da PKK'ya çiçek atıp, bölücülere selam çakıp Ankara'da vatan millet diyerek kimseyi kandıramazlar. 28 Mayıs işte bunun için bir fırsattır. Buna hazır mıyız. 28 Mayıs'ın diğer huşlar yanında ülkemizde muhalefette de bir değişime vesile olacağına inanıyorum. 21 yılı iktidarda olmak üzere 40 yıldır milletimizin huzurundayız. Hiç kimseyi ayırmadık, ayrıştırmadık, kimseyi karıştırmadık, kimseye de karıştırmadık. Kimseyi meşrebi ile, kökeni ile, kılık kıyafeti ile asla ilgilenmedik. Herkesi kucaklamanın, toplumun tüm kesimlerinin özgürlük alanını genişletmenin gayretinde olduk. İnsanlarımızın karşısına hem eser ve hizmetlerimizle çıktık” dedi. 28 Mayıs'tan sonra yapacaklarını seçim beyannamesinde detaylandırdıklarını söyleyen Erdoğan, ekonomiden, sağlığa, turizme kadar her konuda atılacak ilave adımları , hedefleri kamuoyuyla paylaştıklarını aktardı. Erdoğan eğitim alanında, sağlık alanında önemli hizmetlerin hayata geçirildiğini belirtti. Erdoğan,” Ankara Büyükşehir belediye başkanlarınız ne yaptı. Biz Ankara'mızda Bilkent, Etlik Şehir hastanelerimiz yaptık mı? Nereye geldiğimizi biliyorsunuz son 21 yılda Ankara'ya neler yaptığımızı görüyorsunuz. Aynı şekilde CHP Zihniyetinin bu ülkeye daha nice yaptıklarını da sizler gayet iyi biliyorsunuz. Bir tarafta milletine verdiği sözleri hepsini yerine getirmiş bir kardeşiniz var. Diğer tarafta sabah söylediği akşam inkar eden adı çarkçıya çıkmış bir zat var. Bir tarafta 85 milyonun tamamı için çalışan, koşturan sizden biri var. Diğer tarafta toplumun yarısını vatanını satmakla itham edecek kadar muvazeneyi yitirmiş bir at var. Bir tarafta seçim gündemine rağmen deprem bölgesini ihmal etmemiş sorumluluk sahibi bir yönetim var. Diğer tarafta meydanlarda bedava ev vadedip, seçimden sonra depremzedelerimizi kapı dışarı eden bir vicdansızlık var. Buradan çiftçi kardeşlerime sesleniyorum. Traktörleri aldınız mı? Evleri aldınız mı? Her yer böyle. Yalan üstüne yalan. Bunlar bizimle rekabet edemezler. Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: '28 Mayıs'la birlikte inşallah ülkemizin önünde yepyeni kapılar açılacak' Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan: '28 Mayıs'la birlikte inşallah ülkemizin önünde yepyeni kapılar açılacak'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sivas Hükümet Meydanı'nda vatandaşlara hitap etti. Sivas'ta mitinge katılanların sayısının 100 bin olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Siyasette Sivas'ta böyle bir muhteşem coşkuyu yaşamamıştım. Bugün bir başkasınız. Biliyorum ki Pazar gününe hazırlık yapıyorsunuz. Zaten Cumhur İttifakı 5'in 4'ünü aldı. Keşke diğerini de alsaydınız 5'te 5 yapabilirdiniz. Önemli olan Pazar” dedi. “Pazar günü bunlara tam bir Osmanlı tokadı yaraşır” Tüm Sivaslıları selamladığını ifade eden Erdoğan, mitinge katılmayan vatandaşlara selamını gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Masanın etrafında olanlardan bir Sivaslı vardı dimi. Biz hızlı tren dediğimiz zaman ne gerek var diyordu. Ne yazık ki Bay Bay Kemal'in takdimini de o yaptı. Pazar günü bunlara tam bir Osmanlı tokadı yaraşır” şeklinde konuştu. Sivas'a bir ay önce geleceğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara - Sivas Hızlı Tren hattının açılış sevincini beraber yaşayacaklarını, ancak sağlık sorunundan dolayı açılışa katılamadığını hatırlattı. Erdoğan, “Biz de orada olamıyoruz müjdelerimizle Sivaslı kardeşlerimizin yanında yer alalım dedik. Hızlı tren hattımızı bir ay boyunca ücretsiz yaptık” dedi. “Bu hattı Erzincan, Erzurum, Kars'a kadar uzatacağız, oradan da Bakü Tiflis Hattına bağlayacağız” Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sivaslı vatandaşların artık Ankara'ya hızlı trenle yaklaşık 2 saatte gittiğini, İstanbul'a da 6 saatte gittiklerini belirtti. Hızlı trenin Sivas ile birlikte Yozgat, Kırıkkale ve bölgedeki şehirlere hayırlı olması temennisinde bulunan Erdoğan, “Bay Kemal bu işler lafla olmuyor icraat gerektiriyor. Toplam uzunluğu 405 kilometreye ulaşan bu hattan komşu illerimiz de istifade edecek. Erzincan ve Tokatlı kardeşlerimiz bu rahatlığı yaşayacak. Yerköy İstasyonundan Kayseri'ye bir bağlantı kurulacak. Bu hattı Erzincan, Erzurum, Kars'a kadar uzatacağız. Oradan da Bakü Tiflis Hattına bağlayacağız” açıklamasını yaptı. “Azerbaycanlı kardeşlerimizle ulaşım altyapımızı güçlendireceğiz” Demir İpek Yolu olarak ifade edilen bu hatla bölgeye dünya çapında öneme sahip stratejik bir soluk borusu açacaklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Londra'dan yola çıkan birinin ülkemiz üzerinden Pekin'e kadar gidebileceğini aktardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm bunları üstelik CHP Genel Başkanı gibi Can Azerbaycan'ı devre dışı bırakarak değil, Azerbaycanlı kardeşlerimizle omuz omuza yapacağız. 30 yıllık işgalin ardından Karabağ'ı birlikte özgürleştirdiysek, nasıl inşa ettiğimiz boru hatları ile Türkiye'yi Doğu- Batı arasında bir enerji merkezi yaptıysak, her alanda işbirliğimizi güçlendirdiysek, Azerbaycanlı kardeşlerimizle ulaşım altyapımızı güçlendireceğiz. Bunu da birilerine şirin gözükmek için Karabağ Zengezur Koridorunu yok sayan CHP Genel Başkanına rağmen yapacağız” ifadelerini kullandı. ATA İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı Sinan Oğan'ın şahsını ve Cumhur İttifakı'nı destekleme kararı almasıyla ilgili değerlendirmeden bulunan Erdoğan, “Sinan Bey'in aldığı bu kararın hayırlı olmasını diliyorum. Merhum Muhsin Yazıcıoğlu emaneti BBP ile zaten ortağız. Cumhur İttifakı ortaklarımızla dayanışma içinde Türkiye Yüzyılı inşasını kesintisiz sürdüreceğiz. Bu kapsamda Sivas'ı da YHT'lerin kavşak noktalarından biri haline getireceğiz. İnşallah bunu da 21 yıldır olduğu gibi yine Sivas'ın desteği ev duasıyla gerçekleştireceğiz. Bugün bizi Sivaslılar olarak bir kez daha bağrınıza bastınız” dedi. Muhsin Yazıcıoğlu'nun milletin gönlünde müstesna bir yer edindiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yazıcıoğlu'nun daima hayırla, şükranla yad edileceğini, Türk siyasetine katkısını unutmayacaklarını belirtti. “CHP zihniyetinin yaptığı gibi oy vermediler diye insanımıza cahil demenin, bidon kafalı demenin bizim kitabımızda yeri yoktur” Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz de bu duaların himmeti ile yürüyoruz. 14 Mayıs seçimlerinde Sivas kendine yakışanı yaptı. Milletvekilliğinde yüzde 72 oy oranı ile tercihini Cumhur İttifakı olduğunu ortaya koydu. Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 70'e yakın oranla Sivaslı kardeşlerimiz teveccüh gösterdi. Her birinize desteğiniz için teşekkür ediyorum. Sandığa giderek demokrasimizin gücüne güç katan tüm Sivaslılara şükranlarımı sunuyorum. Sandıkta tecelli eden iradenin başımızın üstünde yeri vardır. Gönlümüz tüm seçmenlerin tercihlerine mazhar olmayı ister ama farklı tercihlerde bulunan vatandaşlarımıza asla Bay Bay Kemal gibi bakmayız. Hele hele CHP zihniyetinin yaptığı gibi oy vermediler diye insanımıza cahil demenin, bidon kafalı demenin bizim kitabımızda yeri yoktur” dedi. “Milletin karnı Togg'muş diye manşet atmak ne basın özgürlüğüne ne insanlığa yakışır” 14 Mayıs sonrası atılan manşetlerle ilgili konuşan Erdoğan, “Sırf istedikleri sonuç sandıktan çıkmadığı için milletin karnı Togg'muş diye manşet atmak ne basın özgürlüğüne ne insanlığa yakışır. Bay Bay Kemal, siz Togg'u yapamadınız ama biz yaptık. Bir zamanlar Devrim otomobili vardı. Biz devrin otomobilini 60 sene sonra yaptık” değerlendirmesinde bulundu. “Depremzedelerimize yönelik hakaretleri biz dibin dibi olarak görüyoruz” Depremzedelere yönelik hakaretleri dibin dibi olarak gördüklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Böyle bir ahlaksızlığı haklı gösterecek hiçbir sebep olamaz. 3 ay önce eşini, çocuğunu, evini barkını kaybetmiş yaralı bir gönle bunları yapmanın hiçbir haklı gerekçesi olamaz. Her leyden önce bunu yapanların insanlıkla alakası olamaz. 14 Mayıs'tan bu yana milletimize ve depremzedelerimize yapılanlar CHP Genel Başkanı ve yoldaşlarının yüzüne kara bir leke olarak yapışmıştır. Milletten çıkıp özür dilemek af dilemek yerine bu rezillikleri görmezden gelmişlerdir. Nefret söylemlerinin üzerine gitmek yerine, bunu körüklemişlerdir. Hatalarını kabullenmek yerine bize oy veren 27 milyon insanımızı vatanı satmakla itham etmişlerdir” dedi. “28 Mayıs ülkemizin bu çirkin, dilden, zihniyetten, siyasetçilerden kurtuluş günü olacaktır” Siyasi üslubun her gün daha da çirkinleştirildiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunların her biri CHP Genel Başkanının alnındaki utanç lekesini giderek daha belirgin hale getirmiştir. Milletimiz bu zihniyeti, 14 Mayıs 1950 tarihinde sandığa gömmüştür. Darbelere rağmen milletimiz bu zihniyetin oradan çıkmasına 73 yıldır izin vermedi. 28 Mayıs ülkemizin bu çirkin, dilden, zihniyetten, siyasetçilerden kurtuluş günü olacaktır” açıklamasını yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “CHP Genel Başkanı bir kaset kumpası olarak başladığı siyasi yolculuğunu Nazi Kemal olarak bitirecektir. Bu hakaretlerin, bu densizliklerin hepsi kaybedeceklerini anlayanların son çırpınışlardır. Koltuklarını korumak adına ne yaparlarsa yapsınlar, milletin şamarını bir kez daha yemekten kendilerini kurtaramayacaklardır” diye konuştu. "28 Mayıs'la birlikte ülkemizin önünde yepyeni kapılar açılacak" Sivaslıların İstanbul'da önemli bir potansiyelinin olduğunu ifade eden Erdoğan, mitinge katılanlardan İstanbul'daki yakınlarına telefonla ulaşmaları ricasında bulundu. Erdoğan, 28 Mayıs'la birlikte ülkemizin önünde yepyeni kapılar açılacağını belirterek, “Türkiye, hedeflerine doğru çok daha büyük adımlarla koşacak, daha hızlı yol alacak. Türkiye Yüzyılı'nın inşası yolunda durmadan, dinlenmeden çalışacağız. Milletimiz bize 5 yıl daha sorumluluk verirse neler yapacağımızı anlattık. Her alanda önemli adımlar atacağız, İnsanımızı enflasyona ezdirmeme sözümüze bağlı kalacağız. Hayat pahalılığı başta olmak üzere tüm sıkıntılarla mücadele edeceğiz. Bu işi biz başarırız. Bunlar Bay Kemal'in işi değil. Bunların İstanbul, Ankara belediye başkanının halini görüyorsunuz rezalet, İzmir hepten rezalet. Biz 21 yıldır Türkiye'de bir şey ispatladık. Tüm dünya Türkiye'yi farklı şekilde anıyorsa, Rusya- Ukrayna Savaşı'nda arabuluculuğu Türkiye yapıyorsa, burası sıradan değil. Kim Türkiye'nin başında Tayyip Erdoğan. Ben Sayın Putin ile iyi görüşüyorum diye Bay Bay Kemal rahatsız olmuş Batı talimatına uyup Putin'e yaptırım yaparım demiş. Sen siyasetten zerre kadar anlamıyorsun. Bay Bay Kemal sen git yat. Siyaset böyle yapılmaz. Biz dünyada tüm ülkelerle irtibatlarımızı en güzel şekilde götürdük, götürüyoruz. Böyle olduğu için dünyada Türkiye'yi Türkiye yaptık” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletimiz müsterih olsun her sorunu farkındayız” diyerek şunları kaydetti: “Enflasyonu geçmişte 6. 2 ‘ye indirdik. O zaman bunu yaptık. 6 sıfırı biz paradan attık. O zaman Bebecan diyordu ki, 6 sıfırı atarsak halimiz ne olur. Bunların adı güya ekonomiden anlar. Hiçbir şeyden anladıkları yok. Biz bunları bütün engellemelere rağmen yaptık. Kimse endişe etmesin yapacağız. Ülkemizi geçmişte nasıl her yıl ortalama yüzde 5 buçuk büyüttüysek ülkemizi, Türkiye Yüzyılı hedeflerine yine biz ulaştıracağız. Ülkemizi büyütmeye devam edeceğiz.” “Sivas'ın artık sert kışları eskisi kadar sert geçmeyecek” 2028 yılında bir buçuk trilyon dolarlık milli gelire ulaşılacağını ifade eden Erdoğan, 5 senede 6 milyon ilave istihdam oluşturacaklarını bildirdi. Erdoğan, “Siz yanımızda, arkamızda olduktan sonra biz gümbür gümbür yürürüz. Muhalefet 'gaz maz yok' dedi. Karadeniz'deki doğalgazı milletimizin emrine verdik mi? Şimdi mutfakta yine 25 metreküp gazı aynı şekilde bir yıl boyunca ücretsiz vereceğiz. Sivas'ın artık sert kışları eskisi kadar sert geçmeyecek. Yemek yaparken hanım kardeşlerim daha rahat olacak. Bir yıl boyunca yemekler Karadeniz gazı ile ücretsiz kaynayacak. Gabar'da bulduğumuz günlük 100 bin varil üretim kapasitesine sahip petrolü de de ülkemiz ekonomisine kazandıracağız” dedi. Bölgenin diğer yerlerinde de petrol arama çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gabar'da kimlerden dolayı bu petrol çıkmıyordu. Kılıçdaroğlu'nun beraber olduğu teröristlerden dolayı çıkmıyordu. Kılıçdaroğlu talimatı Kandil'den alıyor, biz Allah'tan, milletimizden alıyoruz” dedi. Türkiye'yi enerjide dışa bağımlılıktan kurtarmak için çalışmalarını sürdüreceklerini ifade eden Erdoğan, bölücü terör örgütü PKK ve uzantılarıyla mücadelenin kararlılıkla devam edeceğini aktardı. Son yıllarda bölücü terör örgütünü ülke içinde kıpırdayamaz hale getirdiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunların ümüğünü sıktık, inlerinde mahkum ettik. Artık başlarını çıkaramıyorlar. Başlarını çıkarırlarsa SİHA'lar başlarına inecek. Şimdi Akıncı'mız da var mı? Kızılelma'mız var mı? Bir de TCG Anadolu'muz var. Kıskanıyorlar. ANKA'mız var. Hemen hemen her gün bir terörist ele başının haberini alıyoruz. Döktükleri her damla kanın hesabını misliyle soruyoruz. Son 40 yıldır ülkemizin başına musallat edilen Kürt kardeşlerimizin kanını emen terör belasından milletimizi kurtaracağız. CHP Genel başkanının meydanlarda verdiği sözler de, kapalı kapılar ardında yaptığı pazarlıklar da bunu engelleyemeyecek.14 Mayıs'tan önce terör elebaşlarını Kandil'den video çekerek CHP Genel Başkanına alenen oy istedi. Bu terör elebaşları seçim sonrasında da bu zata verdikleri desteği açıkça devam ettirdiler. Bunu babalarının hayrına yapmadılar. Ne CHP Genel Başkanı ne de masa arkadaşları ne diyorlardı. Kana Kan intikam , intikam dediler. Bu naraları atanlarla ortak miting düzenleyenlerle asla utanmadılar. Milletin gözünden kaçırmaya çalıştıkları tüm rezillikler tek tek ortaya saçılmıştır” ifadelerini kullandı. “Ne yaparlarsa yapsınlar iktidara gelmek, koltuklarını korumak uğruna bölücü ve FETÖ'cülerle kurdukları ortaklığı gizleyemezler” Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Ne yaparlarsa yapsınlar iktidara gelmek, koltuklarını korumak uğruna bölücü ve FETÖ'cülerle kurdukları ortaklığı gizleyemezler. Aynı şekilde eteklerine yapıştıkları emperyalistlerden aldıkları cesaretlerle terör örgütlerine dağıttıkları mavi boncuklar da işe yaramayacaktır” diye konuştu. TOKİ'nin 6 Şubat depremlerinden alnının akıyla çıktığını dile getiren Erdoğan, “Deprem sonrası TOKİ öncülüğünde ülkemizin yapı stokunu yenilemeye hız verdik. Ülkemizin hiçbir yerinde depreme dayanıksız bina bırakmayacağız. Bütün şehirlerimizi afete dirençli hale getireceğiz” dedi. İstanbul'dan başlayarak ülke genelinde 6 milyon konutun dönüştürüleceğini ifade eden Erdoğan, riskli olarak belirlenen evini, kentsel dönüşümle yenileyenlerin inşaat maliyetinin yarısını karşılayacaklarını hatırlattı. Aile koruma programını sapkın akımlara karşı hayata geçireceklerini belirten Erdoğan, “Biz ailenin kutsiyetine inanıyoruz. LGBT filan bizim semtimize uğrayamaz. Seçimden sonra anayasa değişikliği konusunda aile ilgili adımı kararlı şekilde atacağız. Bir diğer konu ana kaynağını Karadeniz'de keşfettiğimiz Aile ve Gençlik Bankası kuracağız. Bu banka vasıtası ile ev hanımlarına emeklilik imkanı getireceğiz. Her ailede gençler başta olmak üzere iş imkanı sağlayacağız. Yeni evlenecek gençlere faizsiz evlilik kredisi vereceğiz. Kadınların işe ve aile mekanizmasını tahkim edecek çalışmaları güçlendireceğiz . Engellilerimizin, şehit yakınlarımızın, gazilerimizin yanında olmayı sürdüreceğiz. Toplumuzu hiçbir kesimini sahipsiz hissettirmeyeceğiz. Önümüzde sadece 5 gün kaldı. 28 Mayıs'ta hep birlikte Cumhurbaşkanı seçimi için sandıklara gideceğiz. Sivas'ın güçlü desteği sayesinde 14 Mayıs'ta maçın ilk yarısını önde bitirdik. İnşallah ikinci yarıda tarihi bir zafere imza atacağız” şeklinde konuştu. Sandıklara sahip çıkın çağrısında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçiminde Sivas'tan rekor beklediğini söyledi.

Erdoğan'dan gençlere mesaj: 'Türkiye Yüzyılı'nın inşasına da sizlerle birlikte başlayacağız' Haber

Erdoğan'dan gençlere mesaj: 'Türkiye Yüzyılı'nın inşasına da sizlerle birlikte başlayacağız'

Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında şu ifadeleri kullandı; Sevgili genç kardeşlerim, Hazreti Mevlana “Testinin içinde ne varsa, dışına da o sızar” diyor. Dipsiz karanlıklarda debelenenler umut veremez. Vizyonu, hayali, ideali, hedefi olmayanlar ufuk çizemez. Siyasi başarısızlıklarına sizleri de ortak etmek isteyenlerin yalanlarına, çizmeye çalıştıkları o karanlık tabloya lütfen aldırış etmeyin. Biz her zaman sizin yanınızdayız. 21 yıldır iktidardayız. Birçoğunuzla aynı yaştayız. "Var gücümüzle çalıştık" Bu 21 yıl boyunca hiçbir genç kardeşimin hayat tarzına müdahale etmediğimiz gibi, kimsenin bir başkasının kılık kıyafetine, düşünce tarzına, beklentilerine, beğenilerine karışmasına da izin vermedik. Ülkemize kazandırdığımız nice eserin, yatırımın, projenin yanı sıra fikirlerinizi rahatça ifade edebilmeniz, gençliğinizi özgürce ve doyasıya yaşayabilmeniz için de var gücümüzle çalıştık. "Hedeflerimize doğru emin adımlarla yürüyoruz" Bugün her türden sanat etkinliğinin rahatça düzenlenebildiği, uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapan, sporun, müziğin, bilimin, teknolojinin hiç olmadığı kadar hayatımızın içinde yer aldığı bir Türkiye'de yaşıyoruz. Sayısı 208'e çıkan üniversitelerimizle, 96 teknopark, 316 tasarım merkezi, 1.249 AR-GE merkezimizle hedeflerimize doğru emin adımlarla yürüyoruz. "Türkiye Yüzyılı'nın inşasına da sizlerle birlikte başlayacağız" 1 milyonu aşkın gencimizin yarıştığı TEKNOFEST ile potansiyelinizi sergileyebileceğiniz, dünya ile rekabet edebileceğiniz platformlara sahibiz. Millî Teknoloji Hamlemiz sayesinde teknolojiyi sadece tüketen değil; tasarlayan, geliştiren ve üreten bir ülke haline geliyoruz. Tüm bunları sizin için yaptık; sizlerin desteği, gayreti, alın ve fikir teriyle başardık. 28 Mayıs'tan sonra inşallah Türkiye Yüzyılı'nın inşasına da sizlerle birlikte başlayacağız.

Erdoğan: '28 Mayıs'ı Türkiye Yüzyılı'nın müjdecisi haline getireceğiz' Haber

Erdoğan: '28 Mayıs'ı Türkiye Yüzyılı'nın müjdecisi haline getireceğiz'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Kıymetli yol ve dava arkadaşlarım, ülkemizin en kritik seçimlerinin ilk sınavını Cumhur İttifakı olarak hamdolsun alnımızın akıyla verdik. Kışkırtmalara gelmeden, baskılara aldırmadan, yılgınlığa kapılmadan, zorluklar karşısında pes etmeden canla başla mücadele ettik. Her birinize emekleriniz, gayretleriniz, fedakârlıklarınız için teşekkür ediyorum. Rabbime bana sizler gibi yol arkadaşları verdiği için binlerce kez hamdediyorum. Şimdi 14 Mayıs'ta elde ettiğimiz başarıyı daha büyük bir zaferle taçlandırma vakti. Seçimlerin ikinci turu 27 Mayıs darbesinin 63'üncü yıl dönümünden bir gün sonra, 28 Mayıs tarihinde yapılacak. Bizler siyasetinin merkezine millî iradeyi, ülkeye ve millete hizmet aşkını koymuş bir ittifakız. Şimdiye kadar bizlere sahip çıkmış, gerektiğinde bu uğurda tanklara meydan okumuş milletimize şükran borcumuzu ancak daha fazla çalışarak, daha fazla koşturarak ödeyebiliriz. Türkiye bizden hizmet bekliyor, icraat bekliyor, milletimiz bizden kendisini hedefleriyle buluşturmamızı bekliyor. Depremzede kardeşlerimiz bizden bir an önce yaralarının sarılmasını bekliyor” açıklamasını yaptı. "28 Mayıs seçimi için çalışmaya sandığın renginin belli olmasıyla birlikte zaten başladık" diyen Erdoğan, "İnşallah önümüzdeki günleri de en güzel, en verimli şekilde değerlendireceğiz. Allah'ın izniyle 28 Mayıs'ı Türkiye Yüzyılı'nın müjdecisi haline getireceğiz. Sizlere güveniyorum" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Demokrasi gereği neyse biz aynen onu yaparız' Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Demokrasi gereği neyse biz aynen onu yaparız'

Seçim Özel Ortak Yayınında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bu yarışa birlikte çıktığımız Muharrem beyin buradan ayrılışına üzüldüm. Maalesef kasetlerle kumpaslarıyla makama gelen Bay Bay Kemal'in karşısına rakip olunca böyle bir kumpasla karşılaştı. Terör örgütleriyle kol kola yürüyen Kılıçdaroğlu, karşısına çıkınca böyle bir şeyle karşısına çıkıldı. Böylelerinden her türlü saldırı beklenmeli. Ben özellikle bugün kendisini aradım böyle bir süreçle ilgili kendisiyle konuşayım istedim. Bu bir FETO taktiği. Bunlar bunu her an yapabilir. Geçmişte de bunlar yapıldı. Kılıçdaroğlu bu makama bir kaset komplosuyla geldi bunu da olmayacağını açıklayarak geldi. Devlet olarak bu konuda her türlü yardıma hazır olduğumuzu kendisine söyledik. Böyle bir yarışta yalnız bırakmak asla doğru olmaz. Tabi yarış keşke 4'te 4 devam etmiş olsaydı” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, televizyon kanallarının gerçekleştirdiği ortak yayına katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı. “Bu bir FETO taktiği” Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce'nin hakkında çıkan iddialara ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bu yarışa birlikte çıktığımız Muharrem beyin buradan ayrılışına üzüldüm. Maalesef kasetlerle kumpaslarıyla makama gelen Bay Bay Kemal'in karşısına rakip olunca böyle bir kumpasla karşılaştı. Terör örgütleriyle kol kola yürüyen Kılıçdaroğlu, karşısına çıkınca böyle bir şeyle karşısına çıkıldı. Böylelerinden her türlü saldırı beklenmeli. Ben özellikle bugün kendisini aradım böyle bir süreçle ilgili kendisiyle konuşayım istedim. Anladığım kadarıyla Kılıçdaroğlu'nun kol kola olduğu bu Muharrem beyden saldırı olan bir şeydir diye söylemiyorum. Bu bir FETO taktiği. Bunlar bunu her an yapabilir. Geçmişte de bunlar yapıldı. Kılıçdaroğlu bu makama bir kaset komplosuyla geldi bunu da olmayacağını açıklayarak geldi. Bunu açıklayan kalktı bu defa aday olduğunu açıkladı. Enteresan olan Muharrem beyin bu kararının arkasında birçok şüphesiz ki gerçekten namuslu haysiyetli insanların kabullenemeyeceği bazı saldırıların olduğunu bugünkü görüşmemizden anlıyorum. Bir insanın her şeyden haysiyet namusu çok önemli. Nitekim avukatlarına bu konuyla ilgili böyle bir görevi verdiğini kendileri ifade ettiler. Devlet olarak bu konuda her türlü yardıma hazır olduğumuzu söyledik. Böyle bir yarışta yalnız bırakmak asla doğru olmaz. Gerek Adalet gerek İçişleri bakanlığı olarak bunların yapılabileceği bizim bulunduğumuz makamında görevidir. Tabi yarış keşke 4'te 4 devam etmiş olsaydı. Oy pusulasında değişen bir şey yok bu 4'lü yerini alıyor. Temennim sonucu güzel olsun” dedi. “Bay Bay Kemal'in omuz omuza olduğu mahfiller ile biz şu anda adeta savaş halindeyiz” Terörle mücadelede ki son noktaya da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye'nin 40 yıllık terörle mücadele tarihinin en büyük kazanımlarını sarf ettiğimiz noktadayız. Cudi, Gabar, Tendürek'te biz varız. Bay Bay Kemal'in omuz omuza olduğu mahfiller ile biz şu anda adeta savaş halindeyiz. Sınırlarımız dışında da inlerinden çıkamaz haldeler. Kafasını çıkartanın tepesini eziyoruz. Şu anda Kılıçdaroğlu'nun el ele olduğu kimler bunlar. Onlar da umutlarını kendilerine özerklik sözü veren Kılıçdaroğlu'na bağladılar. Suriye'den çekilerek kendilerine alan açma taahhüdünde bulunan Kemal'e bağlamış durumdalar. Cezaevlerini boşaltmaktan teröristleri kamuya doldurmaktan şu anda vaatler havada uçuşuyor. Bu pazarlıkları tarafların hiçbiri de reddetmiyor. Sadece kelime oyunlarıyla milletimizi oyalamaya çalışıyor. Zaten HDP'nin temsilcileri açık açık bunları meydanlarda da söylüyorlar. Bu seçimin sonunda ya terör örgütü tamamen bitecek ya da tamamen milletimizin canına namusuna malına göz dikecek güce kavuşacak. İşin en acı tarafı da kendilerini milliyetçi milli görüş ulusalcı demokrat olarak tanımlayan masa ortaklarının bu pazarlığa göz yummasıdır. Parlamento da bu işi başına konuşmadılar. Sadece göz yummakla kalmıyor. Meşrulaştırmak için 40 dereden su getiriyor. Rabbim kimseyi Kılıçdaroğlu'nun peşine düşüp de bir ömür savunduğu değerlere sırtını dönenlerin durumuna düşürmesin diyorum. Masada tamamen suç ortaklığına dayalı bir işbirliği oluşmuş durumda bu yüzden kimse kimseye hatasını söylemiyor. Terör örgütleriyle kol kola yürüyerek şehitlerimizin ruhunu incitenlere vatandaşımız Pazar günü cevabını verecektir” ifadelerini kullandı. “Demokrasi gereği neyse biz aynen onu yaparız” Seçimi kaybedilirse nasıl bir tavır sergileyecekleri sorusuna ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “ Bunu değerlendirmeyi bile gereksiz buluyorum. Bu tür soru olsa olsa terör örgütlerine sorulur. Biz Türkiye'de demokratik yolla iktidara geldik. Nasıl halkımızın teveccühü ile geldiysek ola ki halkım böyle bir farklı karar verilecek olursa demokrasi gereği neyse biz aynen onu yaparız. İBB'yi CHP kazandığında bizim başkanımız hayır biz çıkmıyoruz dedi mi? Belediye başkanlığını kazananlara kalkıp makamı verdiler. Mecliste açık ara İstanbul Büyükşehir de önde olduğumuz halde hiç böyle bir tereddütte yer bırakmadılar. Ankara'da bizim arkadaşlarımız hayır dediler mi? Bu tür anlayış bu tür yapı CHP'ye aittir. İşte şimdi sanatçıları falan sokağa döküldü şimdiden. Böyle bir şey bizde söz konusu olamaz. Ülkenin meşru yönetimine görev süresince saygı duymak demokrasiye saygısı olan bireyin vazifesidir. Demokrasiyi özümsemiş partilerin birlikteliğiyle kurulan Cumhur İttifakı sandıktan çıkan her sonucu meşru kabul edecektir. Karşımızdakilerden de aynı taahhüdü bu açıklıkta bekliyoruz. Ancak CHP tarafı her seçim öncesi ve sonrasında demokrasiye zarar verecek söylentiler yaymayı maharet sanıyor. Şimdi sandık güvenliği diyorlar. Sandık demokrasinin namusudur. Koy adamlarını oraya eksik bırakma. Hepsi bizim elemanlarımız orada nasıl güvenceyse senin elemanların da güvence olsun” dedi. “AK Parti olarak ülkemizde LGBT'nin savunulmasına karşı da mücadelemizi sonuna kadar yürüteceğiz” LGBT ve o tür atılımlara yönelik seçim sonrasında yapılacak çalışmaların ne olacağı sorusunu yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizin temelini oluşturan aile yapımızı koruma, evlatlarımızın geleceğine sahip çıkma sorumluluğumuz da var. LGBT türü akımların bireylerin kendi dünyalarında yaşadığı sapkınlıklar olmaktan çıkıp toplumsal dayatmaya dönüşmesi milli varlığımızı tehdit eder. Bunun için bu tür sapkın atılımların meşrulaştırılmasına izin veremeyiz. AK Parti olarak ülkemizde LGBT'nin savunulmasına karşı da mücadelemizi sonuna kadar yürüteceğiz. LGBT'i savunan hiç kimseye ve hiçbir kuruma da asla müsemma göstermeyeceğiz. Tavrımız bu kadar netti. Aileyi korumaya yönelik anayasa değişikliğine dair biz bir teklif verdik. Meclisin çalışma takvimi içerisinde bunu gerçekleştiremedik. Seçim sonrasında yine aynı çerçevede adımlarımızı atacağız. 14 Mayıs'tan sonra bu konuda ülkemizde önemli gelişmelerin yaşandığına şahitlik edeceğiz. Açık açık söylüyorum LGBT AK Parti içine sızamaz. MHP'ye de sızamaz. Cumhur İttifakı'na da sızamaz. Ama CHP'ye sızar mı tam içinde. HDP, İYİ Parti içinde. Hepsi bu işte işbirliği yapmış vaziyette. Bunlara karşı tavrımızı sürdüreceğiz. Güçlü milletler güçlü ailelerden oluşur. Seçim sonrası attığımız adımın devamını sağlayacağız” dedi. “Biz yaratılanı yaratandan ötürü sevdik” Kürtleri asimile ettiği iddiasına yönelik sorulan soruya karşı konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kürt kardeşlerimizin iradelerini gasp etmek bu kardeşlerimizi terör örgütleriyle aynı tutma çabası bir defa küresel bir tezgahtır. PKK tıpkı diğer eli kanlı örgütler gibi sadece bir terör örgütüdür. Buradan ben kürt kardeşlerimi tenzi ederim. Burada ister istemez Selo'ya gelmem lazım. Ne için içeride? Diyarbakır'da 51 kürrt kardeşimin ölümüne neden olan o değil mi? Onları sokağa döken o değil mi? Bunun hesabı sorulmayacak mı? Bir hukuk devletinde bu kürt kardeşlerimizin hakkını aramak bizim görevimiz. O yavru Yasin Börü'yü öldüren bu alçaklar değil mi? Ben burada şimdi katil olan kişiler ayrı ama orada maktul olan 51 kürt kardeşlerimiz değil mi? Kimse hesabını sormuyor. Aynı eleştirdiğimizi söylüyor. Yakından alakası yoktur. Benim partimde bunca kürt kardeşim var bakanlık yapan kardeşlerimiz var. şu anda Şanlıurfa'dan Bekir bey aynı zamanda Adalet Bakanım kürttür. Bekir beyi listenin başında aday koydum Şanlıurfa'da neden bazıları bunu bilsin diye. Biz yaratılanı yaratandan ötürü sevdik. Asla böyle bir ayrıma böyle bir bölücülüğe fırsat vermedik” diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.