SON DAKİKA
Hava Durumu

Bursa’da zamanı yeniden anlamak

Yazının Giriş Tarihi: 06.10.2025 10:14
Yazının Güncellenme Tarihi: 06.10.2025 10:15

Edebiyat, bazen bir cümleyle, bazen tek bir kelimeyle şehirlere ruh giydirir. Bursa, işte o şehirlerden biridir. Çınarların gölgesinde, Ulucamii’nin kubbeleri arasında, Irgandı Köprüsü’nün taşlarında ve Tanpınar’ın dizelerinde yaşar edebiyat.

İşte bu yüzden Bursa’da edebiyat günlerinin sekiz yıl aradan sonra yeniden başlaması, aslında şehrin hafızasının yeniden nefes alması demektir.

Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 17’ncisi düzenlenen Bursa Edebiyat Günleri, anlam yüklü bir tema seçti.

“Anlamak.”

Belki de tam da ihtiyaç duyduğumuz şey buydu. Birbirimizi anlamaya çalıştığımız, şehri anlamaya çalıştığımız, hatta kendimizi anlamaya çalıştığımız bir dönemde edebiyat bize yeniden ışık tutuyor.

Açılış konserinde Cihat Aşkın’ın kemanı, Zeynep Halvaşi’nin sesi, Oğuzhan Balcı’nın şefliğiyle birleşen notalar…

Tüm bunlar bize şunu fısıldadı: Müzik ve edebiyat aslında aynı kaynaktan doğuyor. Çünkü her ikisi de insanın en derin yerinde yankı buluyor.

Bursa’yı kelimelerle dokumak

Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Mustafa Orkun Gazioğlu’nun sözleri bu anlamda önemli…
“Bursamız, Türk ve dünya edebiyatında adından söz ettiren eserlere mekân olmuş, çoğu zaman da bu eserlerin başrolüne yükselmiştir.” dedi.

Gerçekten de Tanpınar’ın “Bursa’da Zaman” şiirini Bursa’sız düşünmek mümkün mü?

Yahya Kemal’in dizelerinde hissedilen o dinginliği bu şehri bilmeden anlamak kolay mı?

Bursa, edebiyatın sadece sahnesi değil, bazen de baş kahramanı olmuştur.

İlk oturumda yazar Mehmet Zaman Saçlıoğlu’nun şu sözleri dikkatimi çekti:
“Edebiyat aslında hepimizi iyileştiren bir sanat.”
Evet, doğru.

Çünkü edebiyat, yaralarımıza merhem olmaz belki ama onlara isim verir. Acılarımızı, özlemlerimizi, sevinçlerimizi kelimelere dönüştürür. Ve biz, kelimelerle paylaştığımızda iyileşiriz.

Geçmişle gelecek arasında…

Tanıl Bora’nın, “Bursa’da uzun süre yapılmayan edebiyat günlerinin yeniden başlaması büyük bir kayıptı” sözleri ise bana başka bir şeyi düşündürdü. Kültür, devamlılık ister. Bir festival sadece birkaç gün süren bir program değildir; şehrin belleğinde açılan bir penceredir. O pencere sekiz yıl boyunca kapalı kaldı. Şimdi yeniden açılıyor. Ve içeriye sadece edebiyat değil, aynı zamanda umut da giriyor.

Üç gün boyunca on oturum, otuz bildiri, sayısız fikir ve duygu dile gelecek. Ve sonunda bunlar bir kitapta toplanacak. Yani bugün konuşulanlar, yarın unutulmayacak; kâğıda düşecek, kalıcı olacak.

“Anlamak”la başlayan yolculuk

Bursa’da edebiyat günlerinin yeniden başlaması, aslında bize şunu söylüyor: Bir şehri anlamak, sadece sokaklarında dolaşmakla olmaz. Onu edebiyatın aynasında da okumak gerekir. Çünkü şehirler, bazen şiirlerde saklıdır, bazen bir hikâyenin satır aralarında.

Bursa’yı anlamak, Tanpınar’ın dizelerinde zamanın akışını hissetmek, Yahya Kemal’in mısralarında huzuru bulmak, yeni yazarların kelimelerinde geleceği görmektir. Ve belki de asıl mesele budur: Edebiyatla birlikte Bursa’yı yeniden anlamak.

SEVGİYLE KALIN!

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.