Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Bursa’da partisinin 8. olağan kongresinde yaptığı açıklamaları, önümüzdeki dönemin ekonomik ve sosyal politikalarına yönelik önemli mesajlar içeriyordu. Erdoğan, 2025 yılı, hem sosyal konut hamleleriyle dar gelirli vatandaşların konut ihtiyacını karşılamaya odaklanılan bir dönem olacak hem de enflasyon ve faiz düşülerek ekonomik dengenin yeniden tesisine yönelik adımların atılacağı bir yıl olarak dikkat çekti.
Erdoğan’ın konuşmasını başlıklar halinde incelersek;
SOSYAL KONUT SEFERBERLİĞİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem bölgelerinde yürütülen inşaat faaliyetlerinin yaz aylarında büyük ölçüde tamamlanacağını belirtirken, sosyal konut projeleriyle barınma sorununa köklü bir çözüm getirileceği müjdesini verdi. “Sabit ücretli vatandaşlarımızın satın alabileceği fiyatlarla 1+1 konutlar üreteceğiz” diyen Cumhurbaşkanı, yeni yuva kuran gençlere özel bir öncelik verileceğini de vurguladı. Bu adımların, son dönemde konut ve kira fiyatlarında yaşanan artışın kontrol altına alınmasına katkı sağlayacağını ifade etti.
Son yıllarda özellikle büyükşehirlerde barınma maliyetleri vatandaşları ciddi şekilde zorlayan bir unsura dönüşmüştü. Sosyal konut projeleri, hem dar gelirli kesimler için bir umut ışığı hem de piyasalardaki fiyat şişkinliğine karşı etkili bir denge unsuru olacağından büyük önem taşıyor.
FAİZ VE ENFLASYONLA MÜCADELE
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2025 yılının, faizin düşürülmeye başlanacağı önemli bir dönem olacağını ifade etti. “Faiz inecek ki enflasyon da insin” sözleri, ekonomi politikalarının temel hedefinin enflasyonla mücadele olduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor.
Geçmişte faizin düşürülmesine dayalı politikalar zaman zaman tartışmalara yol açsa da, sabit gelirli vatandaşların refah kaybının telafi edilmesi ve alım gücünün artırılması için enflasyonun kontrol altına alınması şart. Cumhurbaşkanı Erdoğan, fiyat artışlarına yol açan açgözlülük ve fahiş fiyat uygulamalarına karşı mücadelede vatandaşları boykot çağrısı yaparak, piyasa dengelerinin tüketici bilinciyle desteklenmesi gerekliliğini vurguladı.
ASGARİ ÜCRET VE ÇALIŞMA HAYATI
2025 yılı için açıklanan 22 bin 104 TL asgari ücret rakamı, ekonomi politikasının çalışma hayatındaki etkilerinin bir göstergesi. Bu artış, Avrupa seviyelerine yaklaşan bir çıkışı temsil etse de, Cumhurbaşkanı’nın açıklamaları, bu tutarın emekçilerin gerçek refahını karşılamaktan uzak olduğuna dair bir farkındalığın da altını çiziyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu bizim de içimize sinen bir tutar değildir” ifadesi, çalışanların daha iyi şartlarda yaşamalarını sağlama konusundaki çaba ve hassasiyeti gösteriyor.
TEŞKİLAT VE VEFA VURGUSU
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, AK Parti teşkilatlarıyla ilgili sözleri, siyasi birlik ve dayanışmanın önümüzdeki dönemde de ön planda tutulacağının bir ifadesiydi. “Küsenin kapısını biz gidip çalacağız” diyerek, gönül kırıklıklarını onarma ve teşkilatın dayanışmasını arttırma çabasını vurguladı. Bu, siyasi hareketin sadece mevcut kadrolarla değil, ayrılan ya da uzaklaşan kişilere de ulaşmayı hedeflediğini gösteriyor.
Genel olarak bu açıklamalara baktığımızda;
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Bursa’daki açıklamaları, önümüzdeki dönemde hayata geçirilecek ekonomi ve sosyal politikaların çizgilerini ortaya koyuyor. 2025 yılında uygulanacak sosyal konut projeleri ve faiz politikaları, ekonomik istikrarın yeniden sağlanması adına kritik adımlar olacak. Bunun yanında, asgari ücret politikaları ve tüketici farkındalığının artırılması gibi unsurlar, halkın refah seviyesini yükseltme hedefiyle öne çıkıyor.
Erdoğan’ın bir sonraki toplantısı ise, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'nın “Ekonomiye Değer Katanlar” ödül töreni idi.
Burada iş insanlarına seslenerek, ekonomi, teknolojik gelişmeler ve istihdam üzerine önemli mesajlar verdi. Erdoğan, tekstil, konfeksiyon, mobilya ve deri sektörlerinde faaliyet gösteren KOBİ'lere 2025 yılında çalışan başına 2.500 TL destek sağlanacağını müjdeledi.
Törende, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın desteğiyle hayata geçirilen TEKNOSAB”aki 15 fabrikanın açılışını da yapan Erdoğan, 25 milyar TL yatırımla gelişen bu bölgenin, Türkiye'nin yüksek teknolojili üretim hedeflerinin simgesi olacağını belirtti. Elektrikli araç, güneş hücresi ve rüzgar tribünü gibi alanlarda toplamda 7 milyar dolarlık yatırımın sadece 5 ay içinde kazanıldığını vurgulayarak, sanayi ve teknoloji yatırımlarının Türkiye’nin geleceği için hayati öneme sahip olduğuna dikkat çekti.
Erdoğan’ın mesajları, Bursa'nın üretim ve teknoloji alanlarında liderlik rolüne vurgu yaparken, sanayi şehirlerinin Türkiye ekonomisinin gelişimindeki kritik yerini bir kez daha gözler önüne serdi. Türkiye’nin yüksek teknolojili üretim ve yapay zeka alanlarında hızlı bir ivme yakalaması gerektiği mesajı, iş insanları ve bilim dünyası için önemli bir çağrı niteliğindeydi.
Özetle…
2025, ekonomik ve sosyal alanda dönüşümlerin yaşanacağı bir yıl olarak şimdiden öne çıkıyor. Bu hedeflerin başarılması, halkın sabrı ve desteğiyle mümkün olacak gibi görünüyor.
SEVGİYLE KALIN!
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Emine KAYA
ERDOĞAN’IN BURSA’DAKİ MESAJLARI…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Bursa’da partisinin 8. olağan kongresinde yaptığı açıklamaları, önümüzdeki dönemin ekonomik ve sosyal politikalarına yönelik önemli mesajlar içeriyordu. Erdoğan, 2025 yılı, hem sosyal konut hamleleriyle dar gelirli vatandaşların konut ihtiyacını karşılamaya odaklanılan bir dönem olacak hem de enflasyon ve faiz düşülerek ekonomik dengenin yeniden tesisine yönelik adımların atılacağı bir yıl olarak dikkat çekti.
Erdoğan’ın konuşmasını başlıklar halinde incelersek;
SOSYAL KONUT SEFERBERLİĞİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem bölgelerinde yürütülen inşaat faaliyetlerinin yaz aylarında büyük ölçüde tamamlanacağını belirtirken, sosyal konut projeleriyle barınma sorununa köklü bir çözüm getirileceği müjdesini verdi. “Sabit ücretli vatandaşlarımızın satın alabileceği fiyatlarla 1+1 konutlar üreteceğiz” diyen Cumhurbaşkanı, yeni yuva kuran gençlere özel bir öncelik verileceğini de vurguladı. Bu adımların, son dönemde konut ve kira fiyatlarında yaşanan artışın kontrol altına alınmasına katkı sağlayacağını ifade etti.
Son yıllarda özellikle büyükşehirlerde barınma maliyetleri vatandaşları ciddi şekilde zorlayan bir unsura dönüşmüştü. Sosyal konut projeleri, hem dar gelirli kesimler için bir umut ışığı hem de piyasalardaki fiyat şişkinliğine karşı etkili bir denge unsuru olacağından büyük önem taşıyor.
FAİZ VE ENFLASYONLA MÜCADELE
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2025 yılının, faizin düşürülmeye başlanacağı önemli bir dönem olacağını ifade etti. “Faiz inecek ki enflasyon da insin” sözleri, ekonomi politikalarının temel hedefinin enflasyonla mücadele olduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor.
Geçmişte faizin düşürülmesine dayalı politikalar zaman zaman tartışmalara yol açsa da, sabit gelirli vatandaşların refah kaybının telafi edilmesi ve alım gücünün artırılması için enflasyonun kontrol altına alınması şart. Cumhurbaşkanı Erdoğan, fiyat artışlarına yol açan açgözlülük ve fahiş fiyat uygulamalarına karşı mücadelede vatandaşları boykot çağrısı yaparak, piyasa dengelerinin tüketici bilinciyle desteklenmesi gerekliliğini vurguladı.
ASGARİ ÜCRET VE ÇALIŞMA HAYATI
2025 yılı için açıklanan 22 bin 104 TL asgari ücret rakamı, ekonomi politikasının çalışma hayatındaki etkilerinin bir göstergesi. Bu artış, Avrupa seviyelerine yaklaşan bir çıkışı temsil etse de, Cumhurbaşkanı’nın açıklamaları, bu tutarın emekçilerin gerçek refahını karşılamaktan uzak olduğuna dair bir farkındalığın da altını çiziyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu bizim de içimize sinen bir tutar değildir” ifadesi, çalışanların daha iyi şartlarda yaşamalarını sağlama konusundaki çaba ve hassasiyeti gösteriyor.
TEŞKİLAT VE VEFA VURGUSU
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, AK Parti teşkilatlarıyla ilgili sözleri, siyasi birlik ve dayanışmanın önümüzdeki dönemde de ön planda tutulacağının bir ifadesiydi. “Küsenin kapısını biz gidip çalacağız” diyerek, gönül kırıklıklarını onarma ve teşkilatın dayanışmasını arttırma çabasını vurguladı. Bu, siyasi hareketin sadece mevcut kadrolarla değil, ayrılan ya da uzaklaşan kişilere de ulaşmayı hedeflediğini gösteriyor.
Genel olarak bu açıklamalara baktığımızda;
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Bursa’daki açıklamaları, önümüzdeki dönemde hayata geçirilecek ekonomi ve sosyal politikaların çizgilerini ortaya koyuyor. 2025 yılında uygulanacak sosyal konut projeleri ve faiz politikaları, ekonomik istikrarın yeniden sağlanması adına kritik adımlar olacak. Bunun yanında, asgari ücret politikaları ve tüketici farkındalığının artırılması gibi unsurlar, halkın refah seviyesini yükseltme hedefiyle öne çıkıyor.
Erdoğan’ın bir sonraki toplantısı ise, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'nın “Ekonomiye Değer Katanlar” ödül töreni idi.
Burada iş insanlarına seslenerek, ekonomi, teknolojik gelişmeler ve istihdam üzerine önemli mesajlar verdi. Erdoğan, tekstil, konfeksiyon, mobilya ve deri sektörlerinde faaliyet gösteren KOBİ'lere 2025 yılında çalışan başına 2.500 TL destek sağlanacağını müjdeledi.
Törende, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın desteğiyle hayata geçirilen TEKNOSAB”aki 15 fabrikanın açılışını da yapan Erdoğan, 25 milyar TL yatırımla gelişen bu bölgenin, Türkiye'nin yüksek teknolojili üretim hedeflerinin simgesi olacağını belirtti. Elektrikli araç, güneş hücresi ve rüzgar tribünü gibi alanlarda toplamda 7 milyar dolarlık yatırımın sadece 5 ay içinde kazanıldığını vurgulayarak, sanayi ve teknoloji yatırımlarının Türkiye’nin geleceği için hayati öneme sahip olduğuna dikkat çekti.
Erdoğan’ın mesajları, Bursa'nın üretim ve teknoloji alanlarında liderlik rolüne vurgu yaparken, sanayi şehirlerinin Türkiye ekonomisinin gelişimindeki kritik yerini bir kez daha gözler önüne serdi. Türkiye’nin yüksek teknolojili üretim ve yapay zeka alanlarında hızlı bir ivme yakalaması gerektiği mesajı, iş insanları ve bilim dünyası için önemli bir çağrı niteliğindeydi.
Özetle…
2025, ekonomik ve sosyal alanda dönüşümlerin yaşanacağı bir yıl olarak şimdiden öne çıkıyor. Bu hedeflerin başarılması, halkın sabrı ve desteğiyle mümkün olacak gibi görünüyor.
SEVGİYLE KALIN!