SON DAKİKA
Hava Durumu

Öğrenmek, hayatta kalmanın en güzel hali

Yazının Giriş Tarihi: 27.10.2025 14:44
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.10.2025 14:45

Hayat dediğimiz şey, aslında bitmeyen bir öğrenme yolculuğu değil midir?


Bebekken attığımız ilk adım, söylediğimiz ilk kelime, okuduğumuz ilk kitap… Hepsi bize aynı şeyi hatırlatır: Öğrenmenin yaşı yoktur.

İnsan, nefes aldığı sürece öğrenir; kimi zaman bir kitaptan, kimi zaman bir insandan, kimi zaman da hayatın ta kendisinden.

Toplum olarak genellikle öğrenmeyi belli bir yaşa sıkıştırırız. Çocuklar okulda öğrenir, gençler üniversitede, yetişkinler ise işte. Oysa gerçek öğrenme bu sınırların çok ötesindedir. Hayat boyu öğrenmeyi benimseyen insanlar, hem kendi potansiyellerini keşfeder hem de yaşadıkları dünyayı daha derinden anlarlar.

Japon yazar Kenzaburō Ōe bir sözünde şöyle der:

“Bilgi bir nehirdir ve nehirde yüzmek için asla geç değildir.”

Bu söz, 80 yaşında yeni bir dil öğrenen ya da 70’inde bir enstrüman çalmayı keşfeden insanların yaşamında vücut bulur. Çünkü öğrenmek, yaş değil; cesaret işidir. Yeni bir bilgiyi kabul etmek, konfor alanından çıkmak ve “bilmiyorum” diyebilmek...

İşte gerçek öğrenme tam da budur.

***

Yaş ilerledikçe insanlar, çoğu zaman geçmişteki bilgi birikimlerine sığınır. Ancak bu, yeni bilgilere kapıyı kapatmaktır. Oysa her yeni bilgi, hayata açılan taze bir penceredir. Öğrenmek sadece akademik bir süreç de değildir. Bir hobiyi keşfetmek, yeni bir beceri kazanmak, bir fikri tartışmak ya da farklı insanlarla tanışmak da öğrenmenin bir parçasıdır.

Bu tür öğrenme insanı sadece bilgi açısından zenginleştirmez; aynı zamanda hayata bağlılığını, üretkenliğini ve mutluluğunu da artırır.

Dünya her geçen gün daha hızlı değişiyor. Teknoloji, ekonomi, sanat ve bilim sürekli dönüşüyor. Bu değişimlere ayak uydurmanın tek yolu, öğrenmeye açık kalmaktır. Çünkü öğrenmenin yaşı yoktur, insanın potansiyeli sınırsızdır.

Öyleyse bugün kendinize küçük bir söz verin.
Yeni bir kitap okuyun, bir dil öğrenmeye başlayın, bir atölyeye katılın… Yaşınız ne olursa olsun, unutmayın: Bilgi peşinde koşmak insanı daima genç tutar.
Çünkü öğrenmek, sadece bir eylem değil; hayatta kalmanın en güzel halidir.

***

Şimdi bu yazdıklarımı destekleyecek ve kulaklara küpe olacak Bilge Nine’nin sırrını paylaşmak istiyorum.

Bir köyde yaşayan yaşlı bir kadın varmış. Herkes ona “Bilge Nine” dermiş, ama o bu tanımı hiç kabul etmezmiş.

Bir gün genç bir adam sordu:

“Nine, herkes seni bilgeliğinle över. Ama sen hâlâ neden her gün yeni bir şey öğrenmeye çalışıyorsun?”

Bilge Nine gülümsemiş ve şöyle cevap vermiş:
“Çünkü dünya bir kitap gibidir. Ben sadece birkaç sayfasını okuyabildim. Ne kadar öğrenirsem öğreneyim, geride keşfedilecek çok sayfa var.”

Bilge Nine’nin bu sözleri bize bir kez daha gösteriyor ki; öğrenme bitmez, merak insanı daima genç tutar.

***

Yazımı hayatın içinden birkaç cümle ile bitirmek istiyorum.
Öğrenme, bazen bir kitap sayfasında, bazen bir çocuğun meraklı bakışında, bazen de bir yaşlının bilge sessizliğinde karşımıza çıkar. Aslında her gün, bize yeni bir şey öğretmek için sabırla bekler. Yeter ki biz öğrenmeye istekli olalım.

SEVGİYLE KALIN!

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.