Bu şehir’de hep tartışılan konudur..
Halka hizmet nasıl olur?
İktidar tarafından göreve getirilen yöneticilerin, siyasilere karşı ortaya koyduğu davranış biçimi bile halka hizmet olarak yorumlanıyor.Dolayısıyla halka hizmetin yeni bir versiyonunu daha öğrenmiş oluyoruz..

Bu durumda gerçek kimliğini ortaya koyma yerine, daha farklı bir ifade ile ak sandığı siluetini daha da karartan bir insan için halka hizmetle, kendi çarpık siyasal değerlerini karıştırmak hiç de zor olmasa gerek!

Bursa’da yaşanan tabloya bakıyorum da bir dönem bırakın siyasileri, halkın bile övgüyle söz ettiği sağlık sistemindeki sıkıntılar artarak devam ediyor..Devlet Hastanelerinden randevu almakta güçlük çeken insanlar Özel Hastanelerin kucağına itiliyor.

“Yapamıyorsun,başarısız oldun.Artık istifa ederek gitmelisin” dediğimiz yöneticiler bile kendilerince değer sandıkları muhteris hırslarını gizleyerek koltuklarında oturmaya devam ediyorlar.

Bakın;

Bursa’da 10 yıla yakın Bursa İl Sağlık Müdürlüğü yapan Dr.Özcan Akan döneminde Bursa ve İlçelerindeki Hastanelerin tamamı yenilenmişti. Sürekli bir ayağı Ankara’da olan Özcan Akan’ın görevden ayrılmasının ardından 3 sağlık Müdürü değişti.Bu da şu anlama geliyor;“Sağlık sistemi Bursa’da dikiş tutmuyor.”

Bin 300 yataklı Ali Osman Sönmez Onkoloji Hastanesinin tamamlanıp hizmete girmesinden şimdilik vazgeçtik, mevcut hastanelerin iyileştirilmesi yönünde sürekli tökezliyoruz.

İl Sağlık Müdürlüğü koltuğunda oturan,Orkun Yıldırım’ın sesini duyan var mı? Ben duymadım.Kendisi ile de hiç karşılaşmadım.

Burada şunu ifade etmek istiyorum;
Allah kimseyi milletimizin ortak aklı ve kalbinden sürülerek ilahi bir inançla taçlandırdığı yaşama sebebimiz olan “Değerlerimizle” kendi çarpık muhteris ve siyasi değerleri arasında bocalamak durumunda bırakmasın!

Demek ki, her yama,her elbisede dikiş tutmuyor işte!

Hedef şaşırtmak mantığı ve kurnazlığı içinde değerlendirme yapanlara bir seferliğine sözüm olacak:

“Bizler kimseye karşı önyargılı değiliz. Var olan yanlışlıkları okurlarla paylaşıyoruz. Bizlerde kamu adına görev yapıyoruz. Yanlışların hep karşısında olduk,olmaya da devam edeceğiz”.

Görev yaptığı süre için herkesin alkışladığı Özcan Akan’ı Bursa’dan uzaklaştırma bahanesiyle Ankara’ya çağrılarak görev verilmek istenmesi ne kadar yanlışsa, bugün başarısız bir performans sergileyen Orkun Yıldırım’ında görevde tutulması yönündeki ısrarda o kadar yanlıştır.

Sağlıkta yaşanan sıkıntıların ortadan kaldırılması için diğer sağlık müdürlerine nasıl görevden el çektirildi ise, Yıldırım’a da el çektirilmelidir.Gerçekten rezalet bir durum yaşanıyor.

İktidarın Bursa’da ki baş aktörü durumdaki Genel Başkan Vekili Efkan Ala başta olmak üzere milletvekillerin bu konuya acil müdahalesi zaruret haline gelmiştir.

Sakın ha diyorum;

Ben siyaset düşmanı falan değilim. Ak Parti karşıtı da değilim.

Benim karşı çıkışım, Ak parti üzerinden prim yaparak liyakatsiz yöneticilerin koltukları işgal etmeye devam etmesinedir. İktidarın gölgesinde serinleyip “Küçük dağları ben yarattım dercesine” vurdumduymazlık sergileyen insanlaradır..

İnsanları özel hastanelerin kucağına itmeyi marifet sayarak,iki tarafa tartıla tartıla kabadayılar gibi yürüyen göbek mahiri vurdumduymaz yöneticilere dir.

Son olarak şunu ifade etmek istiyorum;

İnsanlar Bursa’da ki hastanelerden randevu alamadıkları için özel hastaneler tarafından halk tabiriyle “Ütülüyor” Hastanelerin acil servisleri keşmekeş içinde.Özel hastaneler yeterince denetlenemediği için hem vatandaş hem de vatandaş üzerinden devlet adeta soyuluyor.

Olağanüstü zekasıyla son 20 yılda Türk siyasetine damgasını vuran Cumhurbaşkanı Erdoğan,basiretsiz yöneticilerin Bursa’da sağlık sistemini ne hale getirdiklerini bilse,değil onları o koltukta tutmayı yönettikleri kurumun kapısından bile içeri sokmaz.. Buna da inanıyorum..