Bursa, tarih boyunca sadece doğal güzellikleriyle değil, kültürü, insanı ve değerleriyle de öne çıkan bir şehir oldu. Bizim gayretimiz, kaleme aldığımız toplumsal içerikli yazılarla bu kentin geleceğine katkı koymak, yozlaşan yapısından kurtulmasına vesile olmaktır. Zira yanlışların karşısında sessiz kalarak, dut yemiş bülbül gibi susmak bu şehre en büyük haksızlık olur.
Bugün Bursa’nın kronikleşmiş sorunlarından biri trafik… Zamanında atılan adımlar belki o gün anlam ifade etti ama bugün hâlâ ana arterlerde sıkıntı yaşanıyor.
Ulu yol ve Gazcılar Caddesi’ndeki kargaşayı Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e bizzat iletmiş, caddelerin ücretsiz olmasının çözüm getirmediğini, sınırlı da olsa ücretlendirilmesi gerektiğini söylemiştim. Başkan, parkların Bursaspor’a devredileceğini ifade etmişti.Ancak bu da beklenen çözümü henüz getirmedi.
Şimdi ise başka bir mesele var ki, Bursa’nın kalbinde, gözümüzün önünde yaşanıyor: Osmangazi'ye bağlı Namık Kemal Mahallesi’nde kaldırımlar işgal altında. Büyükşehir Belediyesi’nin hemen karşısında yer alan 2'nci Namık Kemal Sokak’ta kahvehaneler, kapılarının önüne yerleştirdikleri masa ve sandalyelerle yayaların geçişine adeta barikat kuruyor.
Ancak mesele yalnızca kaldırım işgali değil. Bu mekânlarda saatlerce oyun oynayan, ardından sigarasını yakmak için dışarı çıkan, gömleğinin düğmelerini göbeğine kadar açmış, edep ve ahlak sınırlarını zorlayan kişilerin görüntüsü, mahalle sakinlerini gerçekten rahatsız ediyor.
Burası açıkça birer kumarhane gibi çalışıyor. Vatandaşlar şikâyet etmiş, emniyet birimlerine iletilmiş ama sonuç koca bir hiç!
Kumar oynandığı iddialarının ispat edilmesi oyun masalarında para ele geçirilmesi gerekiyormuş. Anlaşılan vatandaşın bu konuda yapacağı pek bir şey yok.
Sanırım bu noktada en büyük sorumluluk Osmangazi Belediyesi’ne düşüyor. Başkan Erkan Aydın’a yıllardır tanışıklığımızın verdiği samimiyetle sesleniyorum: Zabıta ekiplerini vakit kaybetmeden buraya gönderin, bu mahalleyi bu çirkinlikten kurtarın.
Üstelik sadece kahvehaneler değil… Bankamatiklerden aşağıya doğru indiğinizde ruhsatsız çalışan tamirhaneler, denetimsiz işletmeler, yüksek sesli müzik, bilinçsizce asılan tabelalar, gürültü ve korna sesleri adeta bu güzelim mahalleyi yaşanmaz hâle getiriyor.
Esasen caddelerimiz kirlendikçe mahallelerimizde kirleniyor, şehir de ruhunu kaybediyor.
Unutmayalım, şehirler yalnızca doğal ve biyolojik varlıklar değil; bizlerin de bir parçasıdır. Her birimiz bu şehri daha yaşanabilir kılmak için üzerimize düşeni yapmalıyız.
Bursa bize ait…Onu korumak, güzelleştirmek, kirletmemek, kirletenleri engellemek bizim de görevimiz olmalı... Fazla söze ne hacet..
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ercan Akyıldız
Kaldırımı işgal eden kumar...
Bursa, tarih boyunca sadece doğal güzellikleriyle değil, kültürü, insanı ve değerleriyle de öne çıkan bir şehir oldu. Bizim gayretimiz, kaleme aldığımız toplumsal içerikli yazılarla bu kentin geleceğine katkı koymak, yozlaşan yapısından kurtulmasına vesile olmaktır. Zira yanlışların karşısında sessiz kalarak, dut yemiş bülbül gibi susmak bu şehre en büyük haksızlık olur.
Bugün Bursa’nın kronikleşmiş sorunlarından biri trafik… Zamanında atılan adımlar belki o gün anlam ifade etti ama bugün hâlâ ana arterlerde sıkıntı yaşanıyor.
Ulu yol ve Gazcılar Caddesi’ndeki kargaşayı Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e bizzat iletmiş, caddelerin ücretsiz olmasının çözüm getirmediğini, sınırlı da olsa ücretlendirilmesi gerektiğini söylemiştim. Başkan, parkların Bursaspor’a devredileceğini ifade etmişti.Ancak bu da beklenen çözümü henüz getirmedi.
Şimdi ise başka bir mesele var ki, Bursa’nın kalbinde, gözümüzün önünde yaşanıyor: Osmangazi'ye bağlı Namık Kemal Mahallesi’nde kaldırımlar işgal altında. Büyükşehir Belediyesi’nin hemen karşısında yer alan 2'nci Namık Kemal Sokak’ta kahvehaneler, kapılarının önüne yerleştirdikleri masa ve sandalyelerle yayaların geçişine adeta barikat kuruyor.
Ancak mesele yalnızca kaldırım işgali değil. Bu mekânlarda saatlerce oyun oynayan, ardından sigarasını yakmak için dışarı çıkan, gömleğinin düğmelerini göbeğine kadar açmış, edep ve ahlak sınırlarını zorlayan kişilerin görüntüsü, mahalle sakinlerini gerçekten rahatsız ediyor.
Burası açıkça birer kumarhane gibi çalışıyor. Vatandaşlar şikâyet etmiş, emniyet birimlerine iletilmiş ama sonuç koca bir hiç!
Kumar oynandığı iddialarının ispat edilmesi oyun masalarında para ele geçirilmesi gerekiyormuş. Anlaşılan vatandaşın bu konuda yapacağı pek bir şey yok.
Sanırım bu noktada en büyük sorumluluk Osmangazi Belediyesi’ne düşüyor. Başkan Erkan Aydın’a yıllardır tanışıklığımızın verdiği samimiyetle sesleniyorum: Zabıta ekiplerini vakit kaybetmeden buraya gönderin, bu mahalleyi bu çirkinlikten kurtarın.
Üstelik sadece kahvehaneler değil… Bankamatiklerden aşağıya doğru indiğinizde ruhsatsız çalışan tamirhaneler, denetimsiz işletmeler, yüksek sesli müzik, bilinçsizce asılan tabelalar, gürültü ve korna sesleri adeta bu güzelim mahalleyi yaşanmaz hâle getiriyor.
Esasen caddelerimiz kirlendikçe mahallelerimizde kirleniyor, şehir de ruhunu kaybediyor.
Unutmayalım, şehirler yalnızca doğal ve biyolojik varlıklar değil; bizlerin de bir parçasıdır. Her birimiz bu şehri daha yaşanabilir kılmak için üzerimize düşeni yapmalıyız.
Bursa bize ait…Onu korumak, güzelleştirmek, kirletmemek, kirletenleri engellemek bizim de görevimiz olmalı... Fazla söze ne hacet..