SON DAKİKA
Hava Durumu

“Vefa” vardır ama siyasette değil..

Yazının Giriş Tarihi: 13.06.2025 11:52
Yazının Güncellenme Tarihi: 13.06.2025 11:53

Her insanın taşıyabileceği bir makam vardır.

Bazı insanlar baş döndüren bir makama seçilir seçilmez, bakışlarındaki yumuşaklığı yırtıcı bir pantere dönüşür.

Kişilik erozyonuna uğrar..

Hal ve hareketleri değişir..

Kişiliklerde yaşanan erozyon, beraberinde bir çok soruyu da getirir..

***

Anadolu’da yaşanmış çok samimi iki arkadaş arasında geçen gerçek bir hikayeyi sizinle paylaşmak istiyorum.

Aynı mahallede doğmuş, çocuklukları birlikte geçmiş, uzun zaman kader birliği yapmış, çok yakın iki arkadaştan birisi yıllar sonra siyasete atılır.

Bu arkadaş siyasete atılır atılmaz, Yüce Yaradan'ın "Yürü ya kulum" dediği kullarından birisi olur.

Siyasete yeni girmesine rağmen yıldızı hızla parlar. Ve gün gelir milletvekili seçilme durumu oluşur. Bu arkadaş içinde bu kaçırılmaz bir fırsattır.

Böyle fırsatlar insan hayatında kaç kez ele geçebilir ki? Hemencecik büyük bir hevesle hummalı bir seçim çalışması içinde bulur kendini.

Toplumsal daire genişler, yağcılar, soytarılar adamın etrafında yaldızlı haleler oluşur.

Adam artık iyiden iyiye havaya girmiştir.

Bütün bunları dikkatle bir köşede seyreden diğer arkadaşı, bir kaygısını dile getirmekten kendisini alamaz..

"Yahu" der, "Sen seçilir seçilmez beni unutursun, dönüp bana bakmazsın bile, bu konuda ciddi endişelerim var..."

"Olur mu" der, arkadaşı, "Olur mu öyle şey. Bak göreceksin seni hiç unutmayacağım. Seçilir seçilmez sana odamın kapısı her zaman açık olacaktır. Hatta o kadar ki sen sadece sekreterimle bana 'O geldi' dedirt gerisine karışma."

Arkadaşı ister istemez bu sözler üzerine, bu çok yakın arkadaşının kendisine duyduğu vefadan ötürü duygulanır ve rahatlar.

Seçimler sonuçlanır, politikada yıldızı parlayan şanslı arkadaş milletvekili seçilir, Ankara'ya yerleşir.

İki arkadaş bir süre görüşmezler.

Ankara'dan çözülmesi gereken bir iş çıkar. Geride kalmış arkadaş vefa duygusu içerisinde yollara düşer...

Giderken de, "Bana bu zor günümde yardım etmeyecek de ne zaman yardım edecektir" rahatlığı içindedir...

Meclise gider, arkadaşının odasını öğrenir. Tutuk ve ürkek adımlarla içeri girer, kendisini karşılayan sekretere arkadaşı olan vekille görüşmek istediğini söyler.

Sekreteri haber vermek için içeri girer çıkar ve 'sayın vekil'in görüşmek istemediğini söyler.

Arkadaşı şaşırır, "Olur mu hiç sekreter hanım, lütfen bir kez daha girin ve sadece 'O geldi' diye söyleyin" deyin der. Sekreter yine odadan içeri girer ve yine aynı yüz ifadesiyle çıkar.

Beyefendi dediğiniz gibi yaptım. Ama yine görüşmek istemediğini söyledi.

Bu sözler üzerine vefalı arkadaş yıkılır.

Üzüntü ve de kızgınlıkla odadan içeri dalar, dişlerini sıkar, vekil arkadaşının duyacağı şekilde mırıldanır.

"O geldi, o geldi, o geldi..."

Vekil istifini bozmaz, hafifçe doğrulur ve bütün ilkel yanları bileylenmiş bir biçimde çıkışır.

"Kardeşim tamam anladık. Sen O'sun olmasına da ben o eski ben değilim."

Ve son cümle de koruma polislerine;

"Lütfen o beyefendiyi odadan çıkarın!"

Sevgili okurları...

Şimdi buradan sormamız gereken sorular ortaya çıkıyor...

Yaşantımızda, herhangi bir seçme eylemimizdeki faaliyetimiz kadar, beğeni ve kaliteyi, doğruluk ve dürüstlüğü politik seçimlerinizde de yaptınız mı?

Vefa duygusu, yaşanılan bir hikaye ve ibret verici sonucu, her şeyi net olarak açıklamıyor mu?

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Bursada Meydan En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.