Gerçek kimliği unutturulmuş olan İnsan, ilahi düzen üzerine insanlık projeleri üretmesi gerekirken; sömürü düzenlerinin oyunlarına gelerek, asırlar önce hakimiyeti elden kaçırmış ve egemenliği yıkıcılara teslim etmişti.
Şimdiler de ise, Yapıcı taraf, insanlığı yeniden inşaa etme Hedefini ortaya koyunca, hareketliliğin boyutu, gerçekcilik modelleriyle farklı yönler aramaya başladı.
İbre yıkıcılıktan yapıcılık tarafına dönmeye başlayıp, aramalar güçlenmeye başlayınca, "dünyayayı biz yönetiriz" diyen çıkarcı düşünce sahipleri, daha önce yapmış oldukları büyük hatalar sebebiyle tepe taklak olmaya ve biz bu olayların ötesinden nasıl geleceğiz demeye başladılar.
Ve öyle bir adamı seçtiler ki, adam soyguncuları ve avanesini müthiş bir kaosun içine yuvarlamaya hızla devam ediyor. Finansal kesim şaşırmış ve ne olacağı belli olmayan davranış biçimlerinden dolayı korku içinde.
Bu günkü ortama baktığımızda, iktisadi olarak bir düzen var gibi gözükse de, sistem güzel çalışıyor denemez ve eğrilmeye başlamış bir konumda baş aşağıya doğru gidiyor.
Dünya üzerindeki çeşitli ülkelerde bulunan küresel sistem sömürücüleri, birbirlerini suçlayarak, ekonomideki yanlış yöntemleri yüzünden "monarşi kırallıklarını" kendi elleriyle yıkmaya hazırlanıyorlar.
Bizlere düşen vazife; kayıplarımızı bilmek ve bulmak zorunluluğudur. Çünkü koymuş olduğumuz Hedef'in yolculuğu sırasında bu kaybolmuş değerlere çok ihtiyacımız olacaktır.
Temellerimize o önemli değerlerle birlikte başladığımızda; çok güçlü, yıkılmaz binalar inşa edeceğiz. Bu temel değerler; doğruluk, dürüstlük, güven, adalet, saygı, sevgi gibi Ahlâk'ı oluşturacak olan birleştirici unsurlar olmalıdır.
Kaybettiğimizi zannettiğimiz değerlerimiz; bulunduğu yer olan kendi derinliklerimiz de dört-beş asırdır bizleri sabırla bekliyor.
Yolumuz açık ola.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mehmet GÜLSEÇEN
EKONOMİK MONARŞİ'nin SONU GÖRÜNDÜ
Gerçek kimliği unutturulmuş olan İnsan, ilahi düzen üzerine insanlık projeleri üretmesi gerekirken; sömürü düzenlerinin oyunlarına gelerek, asırlar önce hakimiyeti elden kaçırmış ve egemenliği yıkıcılara teslim etmişti.
Şimdiler de ise, Yapıcı taraf, insanlığı yeniden inşaa etme Hedefini ortaya koyunca, hareketliliğin boyutu, gerçekcilik modelleriyle farklı yönler aramaya başladı.
İbre yıkıcılıktan yapıcılık tarafına dönmeye başlayıp, aramalar güçlenmeye başlayınca, "dünyayayı biz yönetiriz" diyen çıkarcı düşünce sahipleri, daha önce yapmış oldukları büyük hatalar sebebiyle tepe taklak olmaya ve biz bu olayların ötesinden nasıl geleceğiz demeye başladılar.
Ve öyle bir adamı seçtiler ki, adam soyguncuları ve avanesini müthiş bir kaosun içine yuvarlamaya hızla devam ediyor. Finansal kesim şaşırmış ve ne olacağı belli olmayan davranış biçimlerinden dolayı korku içinde.
Bu günkü ortama baktığımızda, iktisadi olarak bir düzen var gibi gözükse de, sistem güzel çalışıyor denemez ve eğrilmeye başlamış bir konumda baş aşağıya doğru gidiyor.
Dünya üzerindeki çeşitli ülkelerde bulunan küresel sistem sömürücüleri, birbirlerini suçlayarak, ekonomideki yanlış yöntemleri yüzünden "monarşi kırallıklarını" kendi elleriyle yıkmaya hazırlanıyorlar.
Bizlere düşen vazife; kayıplarımızı bilmek ve bulmak zorunluluğudur. Çünkü koymuş olduğumuz Hedef'in yolculuğu sırasında bu kaybolmuş değerlere çok ihtiyacımız olacaktır.
Temellerimize o önemli değerlerle birlikte başladığımızda; çok güçlü, yıkılmaz binalar inşa edeceğiz. Bu temel değerler; doğruluk, dürüstlük, güven, adalet, saygı, sevgi gibi Ahlâk'ı oluşturacak olan birleştirici unsurlar olmalıdır.
Kaybettiğimizi zannettiğimiz değerlerimiz; bulunduğu yer olan kendi derinliklerimiz de dört-beş asırdır bizleri sabırla bekliyor.
Yolumuz açık ola.