Anayasanın 18 maddesinde değişiklik yapılması ile ilgili kanun tasarısı Cumhurbaşkanı tarafından da onaylandı. 16 Nisan 2017 tarihinde milletin oyuna gidilecek.
İşte tam da bu noktada yoğun bir algı operasyonu yürütülüyor.
Eğer bunun geçmesi halinde diktatörlüğe gidileceği, ülkenin eyaletlere bölünüp parçalanacağı ve bir Kürt devleti kurulacağı ileri sürülüyor.
Pekiyi, adama sormazlar mı; Kürt devleti kurulacaksa neden HDP/PKK buna karşı çıkıp “Hayır” oyu vereceğini söylüyor?
Onların da istediği zaten bu değil mi?
Hadi herkesi bir tarafa bırakalım; eğer böyle bir şey olduğuna inansa, MHP ve Devlet Bahçeli neden “Evet” versin?
Onlarda mı diktatörlük yanlısı?!..
Sonra; bu referandumdan “Evet” çıkacağı ne malûm?
Siyasette 1 gün bile çok önemlidir.
Demek ki; bu “Hayır” cephesi peşinen mağlubiyeti kabullenmiş durumda…
O zaman çıkıp boşu boşuna bağırıp durmasınlar!
Hiç zahmet etmesinler!
*** BAHÇELİ’NİN GÖRDÜĞÜNÜ GÖREBİLMEK!
Ülkemiz için kritik zamanlardaki tavrı ile ülke siyasetine yön veren MHP lideri Devlet Bahçeli’nin gördüğünü maalesef bazı eski MHP’liler bile göremiyorlar.
Neymiş efendim? Devlet Bahçeli MHP’yi satmış!
Ne alâkası var? Devlet Bahçeli, ülke menfaatlerini partisinin menfaatlerinden önde gördüğü için CHP+HDP+PKK+FETÖ+ Tüm Komünist yapıların tersine millet evlatlarının yanında saf tutacağını gür bir seda ile haykırıyor.
Şimdi kalkıp da, işte geçmişte şunu dediydi, bunu dediydi diye algı oluşturmanın gereği yok.
Maksat ülkenin birlik ve bütünlüğü ise gerisi teferruat. Erdoğan da, Bahçeli de geçmişte birbirleri hakkında birçok şey söylemiş olabilirler.
Böyle diye, ebedi olarak bunu dile dolamak son derece basit bir yaklaşımdır.
Görmüyor musunuz; bütün dünyanın gözü kulağı Türkiye’de. Türkiye’yi güçten düşürmek, istikrarsızlaştırmak için her türlü hain planları devreye sokmaktadırlar.
Bütün bunları dağdaki çoban bile görürken, kendilerini entel/dantel sanıp milletten kopuk yaşayan kesimlerin bağırıp çağırmaları vız gelir tırıs gider.
*** HERKES FANİ HÜVEL BAKİ!
Sonra, Erdoğan’a bu işin nasip olacağını nereden biliyorsunuz?
Geçen gün kendisi de dedi:
“ Ben de bir faniyim. 16 Nisan’a bile çıkacağımın garantisi yok.”
Demek ki neymiş?
Bu işte ülke menfaatleri varmış.
Bunu gören Bahçeli, belki eski söylemlerine göre 180 derece tavır değiştirmiş olabilir.
Ama, bunda devletin ve milletin âli menfaatlerini gördü.
Tıpkı; 2002 yılında gördüğü gibi.
Dilerim bunu diğer Ülkücüler de görmekte gecikmezler.
Bu işin salt manada bir referandum olmadığını anlarlar.
Bunun, millet hakimiyetinin devamı olduğunu anlamalıyız.
Milleti küçük gören, karnını kaşıyan adam olarak alay edenlere karşı yani bir imtihandayız. Allah basiretimizi açsın.
Nefsani duygu ve düşüncelerden muhafaza etsin.
Her nefis ölümü tadacaktır.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Murat Sevinç
MİLLETİN GÖZÜNDE REFERANDUM NEDİR?
Anayasanın 18 maddesinde değişiklik yapılması ile ilgili kanun tasarısı Cumhurbaşkanı tarafından da onaylandı.
16 Nisan 2017 tarihinde milletin oyuna gidilecek.
İşte tam da bu noktada yoğun bir algı operasyonu yürütülüyor.
Eğer bunun geçmesi halinde diktatörlüğe gidileceği, ülkenin eyaletlere bölünüp parçalanacağı ve bir Kürt devleti kurulacağı ileri sürülüyor.
Pekiyi, adama sormazlar mı; Kürt devleti kurulacaksa neden HDP/PKK buna karşı çıkıp “Hayır” oyu vereceğini söylüyor?
Onların da istediği zaten bu değil mi?
Hadi herkesi bir tarafa bırakalım; eğer böyle bir şey olduğuna inansa, MHP ve Devlet Bahçeli neden “Evet” versin?
Onlarda mı diktatörlük yanlısı?!..
Sonra; bu referandumdan “Evet” çıkacağı ne malûm?
Siyasette 1 gün bile çok önemlidir.
Demek ki; bu “Hayır” cephesi peşinen mağlubiyeti kabullenmiş durumda…
O zaman çıkıp boşu boşuna bağırıp durmasınlar!
Hiç zahmet etmesinler!
***
BAHÇELİ’NİN GÖRDÜĞÜNÜ GÖREBİLMEK!
Ülkemiz için kritik zamanlardaki tavrı ile ülke siyasetine yön veren MHP lideri Devlet Bahçeli’nin gördüğünü maalesef bazı eski MHP’liler bile göremiyorlar.
Neymiş efendim?
Devlet Bahçeli MHP’yi satmış!
Ne alâkası var?
Devlet Bahçeli, ülke menfaatlerini partisinin menfaatlerinden önde gördüğü için CHP+HDP+PKK+FETÖ+ Tüm Komünist yapıların tersine millet evlatlarının yanında saf tutacağını gür bir seda ile haykırıyor.
Şimdi kalkıp da, işte geçmişte şunu dediydi, bunu dediydi diye algı oluşturmanın gereği yok.
Maksat ülkenin birlik ve bütünlüğü ise gerisi teferruat.
Erdoğan da, Bahçeli de geçmişte birbirleri hakkında birçok şey söylemiş olabilirler.
Böyle diye, ebedi olarak bunu dile dolamak son derece basit bir yaklaşımdır.
Görmüyor musunuz; bütün dünyanın gözü kulağı Türkiye’de.
Türkiye’yi güçten düşürmek, istikrarsızlaştırmak için her türlü hain planları devreye sokmaktadırlar.
Bütün bunları dağdaki çoban bile görürken, kendilerini entel/dantel sanıp milletten kopuk yaşayan kesimlerin bağırıp çağırmaları vız gelir tırıs gider.
***
HERKES FANİ HÜVEL BAKİ!
Sonra, Erdoğan’a bu işin nasip olacağını nereden biliyorsunuz?
Geçen gün kendisi de dedi:
“ Ben de bir faniyim. 16 Nisan’a bile çıkacağımın garantisi yok.”
Demek ki neymiş?
Bu işte ülke menfaatleri varmış.
Bunu gören Bahçeli, belki eski söylemlerine göre 180 derece tavır değiştirmiş olabilir.
Ama, bunda devletin ve milletin âli menfaatlerini gördü.
Tıpkı; 2002 yılında gördüğü gibi.
Dilerim bunu diğer Ülkücüler de görmekte gecikmezler.
Bu işin salt manada bir referandum olmadığını anlarlar.
Bunun, millet hakimiyetinin devamı olduğunu anlamalıyız.
Milleti küçük gören, karnını kaşıyan adam olarak alay edenlere karşı yani bir imtihandayız.
Allah basiretimizi açsın.
Nefsani duygu ve düşüncelerden muhafaza etsin.
Her nefis ölümü tadacaktır.