“Koronavirüs salgını sadece bir sağlık krizi olmaktan çıkmış,siyasi,ekonomik ve sosyal boyutları olan benzersiz bir küresel imtihana dönüşmüştür.Bu salgın bize dillerimiz, dinlerimiz farklı da olsa da kaderimizin ortak olduğunu hatırlatmıştır.”
Bu ifadeler Pandemi sürecinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kullanıldı.
Peki dünyada yaşanan bu sıkıntıya rağmen,Türkiye’nin başarılı bir sınav verdiği süreç sonrası,biz millet olarak sağlam bir duruş ortaya koyabildik mi?
Dünya sağlık Örgütü (DSÖ) bile Türkiye’nin Pandemi sürecindeki başarılarından övgüyle söz ediyor.
ABD ve İngiliz medyası başta olmak üzere bir çok Avrupa ülkesinde yayın kuruluşlar Türkiye’de Covid-19’la yapılan mücadeleyi gündeme taşıdı.Devletler  arasında maske savaşları sürerken,ülke olarak 110 ülkeye sağlık malzemesi gönderdik.
Diğer ülkelerde olduğu gibi insanlar ölüme terk edilmedi.
Muhalefet tarafından yapımına bile karşı çıkılan şehir hastaneleri başarılı bir sınav verdi.Türkiye’deki sağlık sistemi dünya ya örnek oldu.
Bursa ekseninde baktığımızda,süreç gayet iyi yönetildi.
Evde kalan vatandaşların tüm ihtiyaçları (Gıda yardımı) başta olmak üzere imkanlar dahilinde giderildi.Sadece Büyükşehir Belediyesi tarafından 2 bin 500 aileye günde iki övün sıcak yemek verildi.
Osmangazi Belediyesi ve Yıldırım Belediyesi tarafından binlerce aile gıda yardımı yapıldı.
Sadece Osmangazi Belediyesi çevre koruma kontrol müdürlüğü tarafından sokak hayvanlarıyla ilgili 6 bin 491 işlem yapılmış,can dostların ihtiyaçları giderilmiş.
Ayrıca cadde ve sokaklar,kamu kuruluş binaları,cami çevreleri,çarşı ve hanlar bölgesi,Pazar yerleri,aile sağlık merkezleri,ulaşım araçları bu süreçte dezenfekte edildi.
Hatta sokağa çıkma yasağının devam ettiği günlerde,zabıta ekipleri ve  birimlerde görevlendirilen Belediye çalışanları,65 yaş üstü vatandaşların ihtiyaçlarını evlerine kadar ulaştırarak mağduriyetlerin önüne geçti.
Sosyal faaliyetlerin devam ettiği dönemde yatırım faaliyetleri devam edildi.Tüm Belediyeler “Sokağa çıkma yasağını” fırsata çevirerek yolların asfaltlanması başta olmak üzere,yatırımlara hız verdi.Şehir bir anlamda yenilendi.
Peki bu süreçte muhalefet ne yaptı?
Bu süreçten hoşnut oldular mı?
Tabi içimizdeki mandacı zihniyetin,yada maşaların her zamanki gibi bu süreçten memnun olduğunu söylemek mümkün değil.
Pandemi sürecinde söyleyecek sözü olmayanlar “Biz şehir hastanelerine karşı değiliz.Yapım şekline karşıydık” gibi ipe sapa gelmeyen savunma psikolojisi içine girdirdiler.
Şunu ifade etmek istiyorum;
Bu memleketin inşasında ve imarında tek bir civi çakmayan yada çakılmasına karşı çıkan zihniyetin yapılanlardan hoşnut olmasını bekleyemeyiz.
Onlar güzellikleri bile alkışlamaktan hicap duyan bir zihniyet.
Kısaca her zaman olduğu gibi yalan yanlış iddialarla “algı” operasyonlarıyla başarılı olacağını sanan mandacı zihniyet bu defa da sınıfta kalmıştır.
Şaşırmadık değil mi?