Yazın gelmesiyle birlikte gündem yine orman yangınları. Son verilere göre verilere göre, Türkiye’de her yıl ortalama 2.793 orman yangını meydana geliyor. Son 10 yıl içerisinde 30 bine yakın orman yangınının meydana geldiği ülkemizde, doğayı korumamız gerektiğini bir türlü almıyor aklımız.

Dünya genelinde orman yangınlarının yüzde 90’nını insanlar çıkarılıyor ve İklim değişikliğinin neden olduğu aşırı sıcak ve kurak şartlar insanların başlattığı yangınları büyütüyor. Nitekim yangın çıkış nedenlerine baktığımızda büyük çoğunluğunun mangal, anız, izmarit, elektrik nakil hatları gibi kaza ve ihmal sonucu çıktığını, bazen de tarla açmak için kasıtlı çıkarıldığını artık biliyoruz. İklim değişikliği ise insanların başlattığı bu yangınların kısa sürede geniş alanlara yayılmasına, kontrol edilememesine ve yanan orman alanı miktarının artmasına neden oluyor.

Orman Genel Müdürlüğünden alınan verilere göre, Türkiye'de geçen yıl 1-21 Haziran döneminde 84 orman yangını çıkarken, bu yılın aynı döneminde yaklaşık 5 kat artışla 399 yangın kayıtlara geçti. Geçen yıl bu dönemde yangınlardan 41 hektar, bu yıl ise 2 bin 548 hektar ormanlık alan zarar gördü.

Orman yangınları ve doğa için artık hazırlıklı olup en erken şekilde müdahale etmeliyiz. Düzenli olarak ormanlık alanları temizlemek, kuru otları ve çalıları temizlemek, orman yollarını açık tutmak ve ormanların düzenli olarak bakımını yapmak öncelikli yangın riskini azaltacaktır.

Orman yangınlarının nasıl başladığı, nasıl yayıldığı ve nasıl söndürülebileceği konularında halkı eğitmek ve bilinçlendirmek gerekli. İnsanların piknik yaparken, kamp yaparken veya doğada vakit geçirirken dikkatli olmalarını sağlamak önemlidir. Kurallara uymayanların cezalandırılması şart.

Yangınların erken aşamada tespit edilmesi ve hızlıca müdahale edilmesi elzem noktada. Bu nedenle yangın izleme sistemleri kurulmalı, yangın tespit ekipleri hazır bulundurulmalı ve yangın söndürme ekipmanları bakımlı ve işlevsel olmalı. Bu konuda çalışmalıyız.

Yerel yönetimler, yangın söndürme ekipleri, itfaiye ve orman işletmeleri arasında koordinasyon ve işbirliği olmalı. Acil durum planları oluşturulmalı. İklim değişikliği nedeniyle artan sıcaklık ve kuraklık gibi faktörlerle mücadele etmek için sera gazı emisyonlarını azaltmaya yönelik politikalar uygulanabilmeli. Bu, yangın riskini azaltabilir.

Canımız ciğerimiz memleketimizin tek bir ağacına bile ateş düşmesin artık.